Kış mevsimin sona ermesiyle yaz tatili ve broznlaşma planları yavaş yavaş zihinleri meşgul etmeye başladı. Güneşli günlerin özlemini çekenler bronzlaşmak için çeşitli yöntemlere başvurmaya başlayacaklar. Ancak korunmadan güneş ışınlarına maruz kalmak ya da bilinçsizce çeşitli bronzlaşma yönetmelerini uygulamak, hem cildinizin normalden önce yaşlanmasına, hem de kanser gibi daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Acıbadem Maslak Hastanesi Deri Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sedef Şahin, deri yaşlanması ve bronzlaşma ile ilgili aydınlatıcı bilgiler verdi.
Değişen sosyal eğilimler, deri kanserinde artışa yol açtı!
Deri yaşlanması yüzde 80 güneşe, yüzde 10 yaşa ve yüzde 10 yerçekimi, stres, sigara içimi, hormonal, genetik gibi diğer nedenlere bağlı olarak gelişir.
Deri yaşlanmasının en önemli nedeni olan güneş ışınlarının yol açtığı yaşlanma ‘fotoyaşlanma’ olarak adlandırılır.
Fotoyaşlanma, kronik olarak güneşe maruz kalan el üstleri ve yüzde belirgindir. Son yıllarda sık sık tatile gitme ve solaryuma girme gibi değişen sosyal eğilimler nedeniyle hem fotoyaşlanma hem de güneşe bağlı deri kanserleri artış göstermektedir.
Güneş derideki bağışıklık sistemini baskılıyor!
Güneş ışınları derimizde güneş yanığı, güneş alerjisi, deri yaşlanması, kırışıklıklar, sarkmalar, damar genişlemeleri, kahverengi lekeler, tümör ve kanserlere yol açabilir. Güneş ışınları derideki bağışıklık sistemini de baskılamakta ve uçuk gibi enfeksiyonları da tetikleyebilmektedir.
Özellikle beyaz açık renk derili, mavi veya yeşil gözlü, sarı-kızıl saçlı, güneşte çok çabuk kızaran ve yanan, çiftçi, balıkçı gibi dışarıda çalışan ve dışarıda spor yapan kişiler deri kanserleri için risk grubunu oluştururlar.
Dünyaya saat 11 ile 15 arasında ulaşan güneş ışınları deri kanseri oluşturucu özelliktedir. Güneşe bağlı deri kanserleri hem normal deride, hem de benler üzerinde oluşabilir ve en sık yüz ve el üstlerinde görülürler.
SAĞLIKLI BRONZLAŞMA YOKTUR!
Bronzlaşmak deriyi güneş yanıklarından korur, ancak tam tersine deri kanserleri için de zemin hazırlar. Bronzlaşmak deri yaşlanmasını peşin olarak kabullenmek ve deri kanseri riskini göze almak demektir.
Son yıllarda bronzlaşmak için ağırlıklı olarak başvurulan bir yöntem olan solaryumda, uzun dalga ultraviyole ışınları (UVA) kullanılmaktadır. Bu ışınlar da deri kanserlerini tetikleyici ve deriyi yaşlandırıcı etkilere sahiptir.
Derinin sağlığı için, uzun dönem sonuçları artık iyi bilinen solaryumlardan sakınılmalıdır.
Bronzlaşmak için başvurulan bir diğer yöntem olan kozmetik bronzlaştırıcıların bir kısmında kına gibi deriyi boyayan maddeler bulunmaktadır. Bu tür maddeler deriye bronzlaşmış izlenimi verebilir, ancak maalesef güneş yanıklarından, deri yaşlanmasından ve deri kanserlerinden korumazlar. Bu ürünler kullanılsa bile diğer güneşten korunma önlemleri mutlaka alınmalıdır.
Güneşe karşı 'Şapka-Gözlük-Koruyucu Krem' Üçlüsü!
Güneşten korunmak için yaz aylarında saat 11 ile 15 arasında güneşten korunmasız dolaşılmamalı, plajda bulunulmamalı ve denize girilmemelidir.
Mutlaka koruyucu özellikte geniş kenarlı şapka, kenarları kapalı koyu renk gözlük kullanılmalı; dışarıda bulunmak zorunlu ise gölgede oturulmalı ve uygun giysilerle vücut korunmalıdır.
Bu önlemlere rağmen bir miktar güneşe maruz kalınması kaçınılmazdır. Güneş ışınları sudan, kumdan ve kardan yansıyabilmekte ve bulutlu havalarda dahi yeryüzüne ulaşarak deri rahatsızlıklarına neden olabilmektedir.
Bu nedenlerle ek korunma önlemlerinin yanı sıra, güneşten koruyucu kremlerin kullanımı önem taşımaktadır. Güneşten koruyucu kremlerin düzenli kullanılması ile deri kanserleri azalma göstermektedir. Bu kremler ayrıca en önemli "anti-aging" kozmetiklerdir.
31 Mayıs 2010 Pazartesi
28 Mayıs 2010 Cuma
Savunma Diyeti
Yüksek protein ve çok düşük kalori içeren yiyeceklere yönelik ve bol su içmeye dayalı diyet, egzersizle desteklendiği takdirde hızlı kilo kaybına neden oluyor. Diyet sırasında açlık dayanılmaz hale geldiğinde aralarda küçük parçalar halinde ananas atıştırılabilir. Genel bir diyet/zayıflama programı olarak diyetisyenler tarafından tercih edilmeyen bu düşük kalorili diyet tekrarlı olarak uygulanmamalıdır.
1. Gün
Sabah: Bir kase yoğurt ve bir elma
Öğle: Izgara tavuk ve salata
Akşam: Kabak, kereviz sapı, havuç ve domates küçük parçalar halinde dilimlenir ve çok az zeytinyağında kızartılır, tofu (bir tür peynir) eklenerek bir porsiyon tüketilir.
2. Gün
Sabah: Bir kase yoğurt ve bir elma
Öğle: Izgara tavuk ve salata
Akşam: Kabak, kereviz sapı, havuç ve domates küçük parçalar halinde dilimlenir ve çok az zeytinyağında kızartılır, tofu (bir tür peynir) eklenerek bir porsiyon tüketilir.
3. Gün
Sabah: Bir kase yoğurt ve bir elma
Öğle: Izgara tavuk ve salata
Akşam: Kabak, kereviz sapı, havuç ve domates küçük parçalar halinde dilimlenir ve çok az zeytinyağında kızartılır, tofu (bir tür peynir) eklenerek bir porsiyon tüketilir.
Bu diyette günlük menü diyet süresince aynıdır.
Önemli Uyarı : Doktorunuza danışmadan diyete başlamayınız!
1. Gün
Sabah: Bir kase yoğurt ve bir elma
Öğle: Izgara tavuk ve salata
Akşam: Kabak, kereviz sapı, havuç ve domates küçük parçalar halinde dilimlenir ve çok az zeytinyağında kızartılır, tofu (bir tür peynir) eklenerek bir porsiyon tüketilir.
2. Gün
Sabah: Bir kase yoğurt ve bir elma
Öğle: Izgara tavuk ve salata
Akşam: Kabak, kereviz sapı, havuç ve domates küçük parçalar halinde dilimlenir ve çok az zeytinyağında kızartılır, tofu (bir tür peynir) eklenerek bir porsiyon tüketilir.
3. Gün
Sabah: Bir kase yoğurt ve bir elma
Öğle: Izgara tavuk ve salata
Akşam: Kabak, kereviz sapı, havuç ve domates küçük parçalar halinde dilimlenir ve çok az zeytinyağında kızartılır, tofu (bir tür peynir) eklenerek bir porsiyon tüketilir.
Bu diyette günlük menü diyet süresince aynıdır.
Önemli Uyarı : Doktorunuza danışmadan diyete başlamayınız!
27 Mayıs 2010 Perşembe
Açai Adios Zayıflama Hapı
ACAİ metabolizma üzerinde itici güç oluşturmakta özellikle kilo verimi sırasında vücudun adaptasyonunun gerçekleşip, kilo veriminde duraksama yaşandığı durumlarda da acai tüketimi yağların yakılmasında en önemli faktör olarak değerlendirilir.
Acainin diğer bir özelliği zengin posa kaynağı olmasıdır.. Acai bu yönüyle , bireylerin gün boyu, tokluk hissetmelerine yardımcı olarak, ara öğünlerde atıştırma isteği ve gece yemelerine engel olabilecek niteliktedir.
Yüksek Amino asit içermesi sayesinde Acai, fiziksel aktivite yapan kişilerde de kasların işlevi ve gelişmesi için de çok önemlidir. Acai içerdiği yağ asitleri ve amino asit bileşimi de kişide yağ yakımını ve kas gelişimine destek sağlayabilmektedir. Vücudunuzda kas kitlelerindeki artış,vücudun harcadığı enerjide artış yaratacağından kilo kaybı daha hızlı bir şekilde gerçekleşecek doğal yolla ideal kilonuza ulaşmanız sandığınız kadar zor olmayacak.
Açai: Yağ yakılmasını, açlık hissinin azalmasını destekleyen, ayrıca antioksidan özelliğe sahip meyve
L-karnitin: Yağ yakılmasını destekler
L-tirosin: Stres ve uyku bozuklularıyla başa çıkmaya yardımcı olur
L-ornitin: Kas dokusunun artmasınına yardımcı olur
Cayenne Biberi: Yağ yakımını ve enerji seviyesinin artmasını destekler
Lesitin: İyi kolesterol seviyesinin artmasına destek olur,
Omega 3-6-9: Vücut için gerekli olan tüm yağ asitlerini içerir
CLA: Yağ yakımını destekler
Kromium pikolinat: Yağ yakımını destekler
Garnicia gambogia: İştahın azalmasını destekler
Mağnezyum sitrat: Vücudun yaklaşık 300 kritik metabolik işlevinde gerekli olan bir öğedir
Kakao: Yorgunluğun azalmasını destekler
Dikenli İncir: Açlık hissinin azalmasını destekler, bağırsak faaliyetlerini düzenlemeye yardımcı olur
Amino asidler: Vücudun protein üretimini destekler
B6 ve B12 Vitaminleri: Karbonhidrat, protein ve yağların enerjiye dönmesini destekler
Yeşil çay yaprağı ekstraktı: Çok iyi bir antioksidandır. Yaşlanmaya karşı destektir.
Fixdiyet.com Açai Adiosu Tüm Kullanıcılarına Öneriyor.
Acainin diğer bir özelliği zengin posa kaynağı olmasıdır.. Acai bu yönüyle , bireylerin gün boyu, tokluk hissetmelerine yardımcı olarak, ara öğünlerde atıştırma isteği ve gece yemelerine engel olabilecek niteliktedir.
Yüksek Amino asit içermesi sayesinde Acai, fiziksel aktivite yapan kişilerde de kasların işlevi ve gelişmesi için de çok önemlidir. Acai içerdiği yağ asitleri ve amino asit bileşimi de kişide yağ yakımını ve kas gelişimine destek sağlayabilmektedir. Vücudunuzda kas kitlelerindeki artış,vücudun harcadığı enerjide artış yaratacağından kilo kaybı daha hızlı bir şekilde gerçekleşecek doğal yolla ideal kilonuza ulaşmanız sandığınız kadar zor olmayacak.
Açai: Yağ yakılmasını, açlık hissinin azalmasını destekleyen, ayrıca antioksidan özelliğe sahip meyve
L-karnitin: Yağ yakılmasını destekler
L-tirosin: Stres ve uyku bozuklularıyla başa çıkmaya yardımcı olur
L-ornitin: Kas dokusunun artmasınına yardımcı olur
Cayenne Biberi: Yağ yakımını ve enerji seviyesinin artmasını destekler
Lesitin: İyi kolesterol seviyesinin artmasına destek olur,
Omega 3-6-9: Vücut için gerekli olan tüm yağ asitlerini içerir
CLA: Yağ yakımını destekler
Kromium pikolinat: Yağ yakımını destekler
Garnicia gambogia: İştahın azalmasını destekler
Mağnezyum sitrat: Vücudun yaklaşık 300 kritik metabolik işlevinde gerekli olan bir öğedir
Kakao: Yorgunluğun azalmasını destekler
Dikenli İncir: Açlık hissinin azalmasını destekler, bağırsak faaliyetlerini düzenlemeye yardımcı olur
Amino asidler: Vücudun protein üretimini destekler
B6 ve B12 Vitaminleri: Karbonhidrat, protein ve yağların enerjiye dönmesini destekler
Yeşil çay yaprağı ekstraktı: Çok iyi bir antioksidandır. Yaşlanmaya karşı destektir.
Fixdiyet.com Açai Adiosu Tüm Kullanıcılarına Öneriyor.
26 Mayıs 2010 Çarşamba
Zayıflatan şifalı bitkiler ile hızlı zayıflama
Zayıflatan bitkilerle doğal zayıflama, ve zayıflamaya yardımcı şifalı bitkiler son zamanlarda internette oldukça popüler bir konu halini aldı. Yağ yakıcı zayıflama bitkileri ve otları olarak ta bilinen bu şifa kaynakları, sizlere doğal yoldan zayıflama ve incelmenin yolunu açıyor.
* At kuyruğu ile zayıflama: Atkuyruğu bitkisinin zayıflattığını biliyor muydunuz. Atkuyruğu yaprakları hem sindirim sistemini temizlemeye yarar. Toksinleri idrar yoluyla vücuttan atan at kuyruğu, aşırı su kaybına neden olabileceği için (dehidrasyon) dozunu aşırıya kaçmadan ve ayarlayarak kullanmanızda fayda vardır. Özellikle mide ülseri ve gastrit sorunu olan kişilerin mide ve barsaktaki yaralarını da iyileştirici etkisi olan at kuyruğu bitki çayı, yemeklerle yediğimiz yağların etrafını kaplayarak sindirilmesine engel olur ve dışkı yoluyla vücuttan atar.
* Maydonoz ile Zayıflama: da son zamanlarda keşfedilen etkili bir zayıflama bitkisidir. Bitkisel zayıflama denilince artık maydonozu gerek ham vaziyette yiyerek gerekse çayından istifade ederek faydalanılması akla gelecektir. Maydonoz otunun metabolizma artırıcı ve yağ yakımını hızlandırıcı etkileri bilimsel olarak ispatlanmıştır.
. * Adaçayı ile Zayıflama: Adaçayı bitkisi ve yaprakları da günlük hayatta karşımıza çıkan ama zayıflama konusunda etkisini pek az bildiğimiz bir zayıflama bitkisidir. Adaçayının en önemli etkisi leptin ve bazı doğal yağ asitleri içermesi ve iştah kesici bir işlevinin olmasıdır. Zayıflatan çaylar içerisinde adaçayı kadar tok tutucu başka bir çay yoktur. Adaçayı yapraklarını aynı zamanda diyet yemekleri ve mutfağınızda diğer yemeklerde de bolca kullanabilirsiniz.
* Kekik ile Zayıflama: Hoş kokusu ile türkülere konu olan Kekik bitkisi de antioksidanlar bakımından zengin bir bitkisel zayıflama otudur. Bağışıklık sistemini güçlendiren etkileri bulunan kekik çayını sabah ve akşam 2 kez içmeniz durumunda doğal bir zayıflama yöntemi uyguladığınızdan emin olabilirsiniz.
* Fesleğen ile Zayıflama: Fesleğen bitkisi de vücuttan su atıcı ve dehidrasyon sağlayan bir bitkisel zayıflama otu türüdür. İçerisinde bulunan bir takım eter benzeri bitkisel yağ asitleri sayesinde hem metabolizmayı hızlandıran bitkiler sınıfına giriyor hem de sindirim problemleri için ideal bir bitkisel çözüm olarak raflarda yerini alıyor.
Civanperçemi zayıflama bitkisi
*Civanperçemi otu ile zayıflama: Sadece aktarlarda bulabileceğiniz Civanperçemi, özellikle karaciğerin şeker metabolizmasını ve insülin hormonunu dengeleyerek tatlı krizine karşı bitkisel bir çözüm sunar. Çivanperçemi otu ile daha az şekerli gıdalar yeme ihtiyacı duyarsınız. Yemeklerde baharat olarak kullanılarak lezzet katar. İştah kesici ve tokluk sağlayıcı özellikleri de vardır.
* Biberiye ile Zayıflama: Biberiye bitkisi eskiden beri hanımlar tarafından kilo vermek için kullanılır. Tabi modern tıp, biberiye bitkisinin yağ yakıcı özelliklerini yeni keşfetti. Biberiye sindirim sistemine iyi gelmekte ve kan akımını düzenlemektedir. Özellikle cilt sorunu ve cilt lekeleri olan kişilerin biberiye bitkisinden faydalanmalarını tavsiye ederim.
* Tere ile zayıflama, Tere otu da yağ yakan bitkilerdendir. Tere içerisinde bulunan doğal bitkisel asitler, vücutta efedrin benzeri bir etki yaparak metabolizmayı hızlandırır ve bölgesel yağları yakar. AkKşamları bir tas tereyi üzerine elme sirkesi damlatarak salata gibi yiyiniz. Kısa sürede kilo verme ve zayıflama yaşyacaksınız. Tere yaprağını çiğ yerseniz içerisindeki vitaminleri yağ ykaan doğal maddeleri de öldürmemiş olursunuz. vücuttaki yağ yakımını hızlandırıyor.
* Sinameki ile zayıflama: Sinameki bitkisi de vücuttan su atımına yardımcı olur. Özellikle müshil tarzı bir etki yapar. Bir yandan da sinameki bitkisi içerisinde bulunan yağ tutucu enzimler, yağın sindirimine fırsat vermeden dışkı yoluyla vücuttan atar. Sinameki otu çok etkili bir zayıflama maddesi içerdiği için sürekli kullanımından kaçınmak gerekir. Sinameki bitkisini tek başına kullanmak yerine rezene ve nane ile harmanlayarak kullanınız.
Rezene içerek zayıflama
* Rezene ile zayıflama: Rezene yaprakları adaçayına benzeyen ve hızlı zayıflama etkisi olan başka bir bitkidir. Rezene içerisindeki esansiyel yağ asitleri de oldukça etkili bir yağ yakıcıdır. Rezene içerisinda bulunan bitkisel şifa maddelerinin aynı zamanda idrar sökücü etkileri bulunur.
* Balık otu ile zayıflama: Balıkotu ile metabolizma hızlandırıcı bir etki sağlarsınız. Balık otu aynı zamanda vitamin ve mineraller bakımından pek zengindir.
Zayıflatan Bitkilerde Zayıflama ve Kilo kaybı mekanizması nasıl işler?
Esasen, zayıflatan bitkilerde bulunan bitkisel zayıflama takviyeleri üç ana metabolik mekanizma sayesinde kilo verdirir. Bunlardan birincisi bir takım zayıflatan bitkiler, vücuttaki toksinleri ve fazla yağları vücuttn idrar ve dışkı yoluyla atar. Böylece vücudu zehirli toksinlerin birikmesine karşı koruyarak bedensel detoks temizliğine yardımcı olur. Toksinlerin bedensel arındırılması da merkezi sinir sistemini canlandırır ve bütüncül bir yaklaşımla Homeostaz (Homeostasi) sürecine yardımcı olmaktadır. Ayrıca zayıflatan bitkilerdeki bitkisel enzimler kişiyi daha dinç ve zihinsel olarak sakin ve sağlıklı yapan serotonin hormonunun düzeyini artırır.
Yağ yakan ve zayıflatan tropikal bitkiler hangileridir? Zayıflatan bitkilerin büyük bir kısmı, zayıflama ve kilo verme diyet programlarında kullanılırlar. Sizlere birkaç tane de tropikal zayıflama bitkileri ve otlarından bahsedeyim:
Ma-huang: Çin de yetişen bu bitki aynı zamanda efedra olarak bilinir. Efedra bitkisi zayıflama haplarında yaygın olarak uzun bir dönem kullanılmış, ancak bazı hastalarda kullanımının risk içermesi nedeniyle artık kullanımdan kaldırılmıştır.
Lida zayıflama bitkisi:Tropikal bir zayıflama bitkisi olan sinameki de aşırı su kaybına neden olduğu için hızlı zayıflama sağlamaktadır. Sindirim sistemini tam anlamıyla temizleyen ve kabızlığa iyi gleen lida yapraklarıi bitkisel zayıflama takviyeleri yapımında önemli bir yer tutuyor. Genellikle dahili bir temizleyici olarak kullanılır. Ancak aşırı kullanımda yan etkisi de vardır. Vücudun elektrolit dengesi bozuklukları oluşturma riski vardır. Aşırı kullanmamak gerekmektedir. Piyasadaki lida hapları ise genelde lida bitkisi içerisinde bulunan yağ yakan bitkisel özlerden elde edilirler.
Aloe Vera: Aloe Vera da kilo vermek için yaygın olarak kullanılan bir bitkidir. Aloe Vera bitkisindeki termojenik yağ yakıcılar, hem kilo kaybı sağlar hem de detox etkisi yaratır. Uzun vadeli kullanımlarda Aloe vera zayıflama bitkisinin hiç bir yan etkisi yoktur.
Karahindiba ile zayıflama: Karahindiba bitkisi ülkemizde az bilinir. Susatıcı etkisi bulunan bu zayıflama otu, aynı zamanda etkili bir doğal diüretik olarak vücuttan su atımına yardımcı olur. Kişinin karahindiba otunu zayıflama amacıyla kullanrıken günde en az 3 litre su içmesi gerekir. Aksi takdirde su alımının miktarı yetersiz olması durumunda, kişide dehidratasyon ve alerjik reaksiyonlar görülmsi riski yüksektir.
* At kuyruğu ile zayıflama: Atkuyruğu bitkisinin zayıflattığını biliyor muydunuz. Atkuyruğu yaprakları hem sindirim sistemini temizlemeye yarar. Toksinleri idrar yoluyla vücuttan atan at kuyruğu, aşırı su kaybına neden olabileceği için (dehidrasyon) dozunu aşırıya kaçmadan ve ayarlayarak kullanmanızda fayda vardır. Özellikle mide ülseri ve gastrit sorunu olan kişilerin mide ve barsaktaki yaralarını da iyileştirici etkisi olan at kuyruğu bitki çayı, yemeklerle yediğimiz yağların etrafını kaplayarak sindirilmesine engel olur ve dışkı yoluyla vücuttan atar.
* Maydonoz ile Zayıflama: da son zamanlarda keşfedilen etkili bir zayıflama bitkisidir. Bitkisel zayıflama denilince artık maydonozu gerek ham vaziyette yiyerek gerekse çayından istifade ederek faydalanılması akla gelecektir. Maydonoz otunun metabolizma artırıcı ve yağ yakımını hızlandırıcı etkileri bilimsel olarak ispatlanmıştır.
. * Adaçayı ile Zayıflama: Adaçayı bitkisi ve yaprakları da günlük hayatta karşımıza çıkan ama zayıflama konusunda etkisini pek az bildiğimiz bir zayıflama bitkisidir. Adaçayının en önemli etkisi leptin ve bazı doğal yağ asitleri içermesi ve iştah kesici bir işlevinin olmasıdır. Zayıflatan çaylar içerisinde adaçayı kadar tok tutucu başka bir çay yoktur. Adaçayı yapraklarını aynı zamanda diyet yemekleri ve mutfağınızda diğer yemeklerde de bolca kullanabilirsiniz.
* Kekik ile Zayıflama: Hoş kokusu ile türkülere konu olan Kekik bitkisi de antioksidanlar bakımından zengin bir bitkisel zayıflama otudur. Bağışıklık sistemini güçlendiren etkileri bulunan kekik çayını sabah ve akşam 2 kez içmeniz durumunda doğal bir zayıflama yöntemi uyguladığınızdan emin olabilirsiniz.
* Fesleğen ile Zayıflama: Fesleğen bitkisi de vücuttan su atıcı ve dehidrasyon sağlayan bir bitkisel zayıflama otu türüdür. İçerisinde bulunan bir takım eter benzeri bitkisel yağ asitleri sayesinde hem metabolizmayı hızlandıran bitkiler sınıfına giriyor hem de sindirim problemleri için ideal bir bitkisel çözüm olarak raflarda yerini alıyor.
Civanperçemi zayıflama bitkisi
*Civanperçemi otu ile zayıflama: Sadece aktarlarda bulabileceğiniz Civanperçemi, özellikle karaciğerin şeker metabolizmasını ve insülin hormonunu dengeleyerek tatlı krizine karşı bitkisel bir çözüm sunar. Çivanperçemi otu ile daha az şekerli gıdalar yeme ihtiyacı duyarsınız. Yemeklerde baharat olarak kullanılarak lezzet katar. İştah kesici ve tokluk sağlayıcı özellikleri de vardır.
* Biberiye ile Zayıflama: Biberiye bitkisi eskiden beri hanımlar tarafından kilo vermek için kullanılır. Tabi modern tıp, biberiye bitkisinin yağ yakıcı özelliklerini yeni keşfetti. Biberiye sindirim sistemine iyi gelmekte ve kan akımını düzenlemektedir. Özellikle cilt sorunu ve cilt lekeleri olan kişilerin biberiye bitkisinden faydalanmalarını tavsiye ederim.
* Tere ile zayıflama, Tere otu da yağ yakan bitkilerdendir. Tere içerisinde bulunan doğal bitkisel asitler, vücutta efedrin benzeri bir etki yaparak metabolizmayı hızlandırır ve bölgesel yağları yakar. AkKşamları bir tas tereyi üzerine elme sirkesi damlatarak salata gibi yiyiniz. Kısa sürede kilo verme ve zayıflama yaşyacaksınız. Tere yaprağını çiğ yerseniz içerisindeki vitaminleri yağ ykaan doğal maddeleri de öldürmemiş olursunuz. vücuttaki yağ yakımını hızlandırıyor.
* Sinameki ile zayıflama: Sinameki bitkisi de vücuttan su atımına yardımcı olur. Özellikle müshil tarzı bir etki yapar. Bir yandan da sinameki bitkisi içerisinde bulunan yağ tutucu enzimler, yağın sindirimine fırsat vermeden dışkı yoluyla vücuttan atar. Sinameki otu çok etkili bir zayıflama maddesi içerdiği için sürekli kullanımından kaçınmak gerekir. Sinameki bitkisini tek başına kullanmak yerine rezene ve nane ile harmanlayarak kullanınız.
Rezene içerek zayıflama
* Rezene ile zayıflama: Rezene yaprakları adaçayına benzeyen ve hızlı zayıflama etkisi olan başka bir bitkidir. Rezene içerisindeki esansiyel yağ asitleri de oldukça etkili bir yağ yakıcıdır. Rezene içerisinda bulunan bitkisel şifa maddelerinin aynı zamanda idrar sökücü etkileri bulunur.
* Balık otu ile zayıflama: Balıkotu ile metabolizma hızlandırıcı bir etki sağlarsınız. Balık otu aynı zamanda vitamin ve mineraller bakımından pek zengindir.
Zayıflatan Bitkilerde Zayıflama ve Kilo kaybı mekanizması nasıl işler?
Esasen, zayıflatan bitkilerde bulunan bitkisel zayıflama takviyeleri üç ana metabolik mekanizma sayesinde kilo verdirir. Bunlardan birincisi bir takım zayıflatan bitkiler, vücuttaki toksinleri ve fazla yağları vücuttn idrar ve dışkı yoluyla atar. Böylece vücudu zehirli toksinlerin birikmesine karşı koruyarak bedensel detoks temizliğine yardımcı olur. Toksinlerin bedensel arındırılması da merkezi sinir sistemini canlandırır ve bütüncül bir yaklaşımla Homeostaz (Homeostasi) sürecine yardımcı olmaktadır. Ayrıca zayıflatan bitkilerdeki bitkisel enzimler kişiyi daha dinç ve zihinsel olarak sakin ve sağlıklı yapan serotonin hormonunun düzeyini artırır.
Yağ yakan ve zayıflatan tropikal bitkiler hangileridir? Zayıflatan bitkilerin büyük bir kısmı, zayıflama ve kilo verme diyet programlarında kullanılırlar. Sizlere birkaç tane de tropikal zayıflama bitkileri ve otlarından bahsedeyim:
Ma-huang: Çin de yetişen bu bitki aynı zamanda efedra olarak bilinir. Efedra bitkisi zayıflama haplarında yaygın olarak uzun bir dönem kullanılmış, ancak bazı hastalarda kullanımının risk içermesi nedeniyle artık kullanımdan kaldırılmıştır.
Lida zayıflama bitkisi:Tropikal bir zayıflama bitkisi olan sinameki de aşırı su kaybına neden olduğu için hızlı zayıflama sağlamaktadır. Sindirim sistemini tam anlamıyla temizleyen ve kabızlığa iyi gleen lida yapraklarıi bitkisel zayıflama takviyeleri yapımında önemli bir yer tutuyor. Genellikle dahili bir temizleyici olarak kullanılır. Ancak aşırı kullanımda yan etkisi de vardır. Vücudun elektrolit dengesi bozuklukları oluşturma riski vardır. Aşırı kullanmamak gerekmektedir. Piyasadaki lida hapları ise genelde lida bitkisi içerisinde bulunan yağ yakan bitkisel özlerden elde edilirler.
Aloe Vera: Aloe Vera da kilo vermek için yaygın olarak kullanılan bir bitkidir. Aloe Vera bitkisindeki termojenik yağ yakıcılar, hem kilo kaybı sağlar hem de detox etkisi yaratır. Uzun vadeli kullanımlarda Aloe vera zayıflama bitkisinin hiç bir yan etkisi yoktur.
Karahindiba ile zayıflama: Karahindiba bitkisi ülkemizde az bilinir. Susatıcı etkisi bulunan bu zayıflama otu, aynı zamanda etkili bir doğal diüretik olarak vücuttan su atımına yardımcı olur. Kişinin karahindiba otunu zayıflama amacıyla kullanrıken günde en az 3 litre su içmesi gerekir. Aksi takdirde su alımının miktarı yetersiz olması durumunda, kişide dehidratasyon ve alerjik reaksiyonlar görülmsi riski yüksektir.
25 Mayıs 2010 Salı
Biberiye otunun zayıflama etkileri ve sağlığa faydaları
Biberiye bitkisi (rosmarinus) 4 mevsim boyunca yeşil kalabilen bir şifalı bitki türü olup ülkemizin de dahil olduğu akdeniz ülkelerinin hemen hepsinde yetişebilmektedir. Ana vatanı Akdeniz ülkeleri olan bu bitki, şu anda tüm dünyaya yayılmış vaziyettedir. Biberiye bitkisinin bizim için asıl önemi ise içerisindeki esansiyel yağlarda bulunan termojenik yağ yakıcı ve zayıflama etkili bir takım enzimlerin bulunmasıdır. Yeşil yapraklarında bulunan uçucu yağ asitleri içeren öz suyunda biberiye bitkisinin tıbbi uyuglamalarda ve zayıflama haplarında kullanılan yan maddeleri elde edilmektedir. Özellikle sıcak ve kuru iklimi seven biberiye şifalı otu, akdeniz bölgesindeki makilik arazilerde yabani olarak ta yetişmektedir.
Biberiye bitkisinin şifa kaynağı olması nedeniyle ağrı, sızı sancı tedavisinde ağrı kesici olarak kullanımı çok eski çağlara kadar uzanmaktadır. Ayrıca kabızlık, hazımsızlık ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına da birebir deva ve şifa kaynağıdır. Egzama, kas ağrıları, romatoid artritis Kas gerilmeleri ve kasılmaları gibi bir çok rahatsızlığa ve hastlaığa birebir iyi gelmektedir. Depresyon tedavisinde de kullanılan bu şifalı bitki, aynı zamanda hafızayı kuvvetlendiren ve kalp damar sağlığını da koruyan bir takım biyolojik maddeler içermektedir. Yine biberiye yağının hanımlarda adet düzensizliklerini iyileştirici etkisinin olduğu da bilimsel olarak ispatlanmıştır
Son zamanlarda yağ yakıcı termojenik etkilerinin de keşfiyle birlikte zayıflama ve incelme için de bazı haplarda etken madde olarak kullanılmaktadır. Ancak bu hususta dikkat edilmesi gereken şey, zayıflama haplarının muhakkak sağlık bakanlığından onaylı olmasıdır. Yoksa piyasada biberiye yağından imal edildiği iddia edilen bol miktarda sağlığa zararlı ve hatta kanserojen etkili zayıflama haplarının olduğunu biliyoruz. Biberiye yağı ile imal edilen kaliteli zayıflama hapları genelde ABD menşeilidir. ABD den temin ettiğiniz zayıflama hapları ve diyet ürünlerinin muhakkak FDA onaylı olmasına dikkat ediniz.
Biberiye bitkisinin şifa kaynağı olması nedeniyle ağrı, sızı sancı tedavisinde ağrı kesici olarak kullanımı çok eski çağlara kadar uzanmaktadır. Ayrıca kabızlık, hazımsızlık ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına da birebir deva ve şifa kaynağıdır. Egzama, kas ağrıları, romatoid artritis Kas gerilmeleri ve kasılmaları gibi bir çok rahatsızlığa ve hastlaığa birebir iyi gelmektedir. Depresyon tedavisinde de kullanılan bu şifalı bitki, aynı zamanda hafızayı kuvvetlendiren ve kalp damar sağlığını da koruyan bir takım biyolojik maddeler içermektedir. Yine biberiye yağının hanımlarda adet düzensizliklerini iyileştirici etkisinin olduğu da bilimsel olarak ispatlanmıştır
Son zamanlarda yağ yakıcı termojenik etkilerinin de keşfiyle birlikte zayıflama ve incelme için de bazı haplarda etken madde olarak kullanılmaktadır. Ancak bu hususta dikkat edilmesi gereken şey, zayıflama haplarının muhakkak sağlık bakanlığından onaylı olmasıdır. Yoksa piyasada biberiye yağından imal edildiği iddia edilen bol miktarda sağlığa zararlı ve hatta kanserojen etkili zayıflama haplarının olduğunu biliyoruz. Biberiye yağı ile imal edilen kaliteli zayıflama hapları genelde ABD menşeilidir. ABD den temin ettiğiniz zayıflama hapları ve diyet ürünlerinin muhakkak FDA onaylı olmasına dikkat ediniz.
24 Mayıs 2010 Pazartesi
Kalori Yakmanın 20 Yolu
Sadece hayat tarzınızı değiştirerek güvenli bir şekilde kilo verebilirsiniz. Nasıl mı? Özel yiyecekler almadan, pahalı diyet kulüplerine katılmadan sadece hayat tarzınızı değiştirerek güvenli bir şekilde kilo verebilirsiniz. İşte Karşınızda hayat tarzınızı değiştirecek 20 yöntem...
1- Kilo almanın en önemli nedenlerinden biri yemek aralarında atıştırmaktır. Atıştıracağınız zamanlarda su için.
2- Buzdolabınızı boşaltın. Böylece hem para harcamazsınız hem de sizi atıştırmaya iten neden yok olur.
3- Yeterince uyuyun. Böylece, yiyerek alacağınız enerjiyi uyurken toplamış olursunuz.
4- Alkol, ekmek ve karbonhidratlardan uzak durun.
5- Karanlık ortamlarda bulunmamaya ve akşamları bir saat önceden uyumaya çalışın. Eğer akşam bir şeyler izlemek istiyorsanız. Karanlık değil, aydınlık bir ortamda yapın bunu.
6- Mutlaka kahvaltı yapın. Bu size gün içinde harcamanız gereken enerjiyi verecektir ve öğlen yemeğinde çok acıkmayacaksınız.
7- Öğün aralarında yeme istedi doğduğunda, sevdiğiniz bir müziği dinleyin. Araştırmalar, müzik dinlediğinizde de sevdiğiniz bir yemeği yediğinizde de beyninizin aynı bölgesi uyarılıyor.
8- Ayakta hiçbir şey yemeyin.
9- Yeşil çay için. Araştırmalar gösteriyor ki, yeşil çay içmek vücuttaki kalorilerin yakılmasında çok etkili. Günde 3 bardak yeşil çay içmeye çalışın.
10- Yediğiniz şeye konsantre olun. Televizyon seyrederken, bir şeyler okurken ya da e-maillerinize cevap verirken yemeyin.
11- Dışarı çıkın. Günde en az 20 dakika dışarıda oturmaya ya da yürüyüş yapmaya özen gösterin. Çünkü gün ışığı yeme isteğinizi kontrol etmenize yardımcı oluyor.
12- Sağlıklı şeyler yiyin. Dışarıda yemek yediğiniz zaman çocuk mönüsü ya da sossuz salata yiyin.
13- Kendinizi çok fazla zorlamayın. Diyet programınızı yaparken 1200 kalorinin altına düşmemeye özen gösterin.
14- Bahçe işleriyle uğraşın. 1 saat bahçe işiyle uğraşmak 500 kalori yakmanızı sağlar.
15- Asansör kullanmak yerine merdivenden çıkın.
16- Ev işi yaparak da kalori yamanız mümkün. Ufak tefek ev işleriyle uğraşın.
17- İp atlayın. Bu muhteşem bir egzersizdir ve diğerlerinden daha eğlencelidir.
18- Sık ama az yiyin.
19- Çikolatayı çok seviyorsanız, her akşam bir parça (küçük tabi ki) çikolata yiyin.
20- Kendinizi sıkıntıya sokmayın, her şey beyinde biter.
1- Kilo almanın en önemli nedenlerinden biri yemek aralarında atıştırmaktır. Atıştıracağınız zamanlarda su için.
2- Buzdolabınızı boşaltın. Böylece hem para harcamazsınız hem de sizi atıştırmaya iten neden yok olur.
3- Yeterince uyuyun. Böylece, yiyerek alacağınız enerjiyi uyurken toplamış olursunuz.
4- Alkol, ekmek ve karbonhidratlardan uzak durun.
5- Karanlık ortamlarda bulunmamaya ve akşamları bir saat önceden uyumaya çalışın. Eğer akşam bir şeyler izlemek istiyorsanız. Karanlık değil, aydınlık bir ortamda yapın bunu.
6- Mutlaka kahvaltı yapın. Bu size gün içinde harcamanız gereken enerjiyi verecektir ve öğlen yemeğinde çok acıkmayacaksınız.
7- Öğün aralarında yeme istedi doğduğunda, sevdiğiniz bir müziği dinleyin. Araştırmalar, müzik dinlediğinizde de sevdiğiniz bir yemeği yediğinizde de beyninizin aynı bölgesi uyarılıyor.
8- Ayakta hiçbir şey yemeyin.
9- Yeşil çay için. Araştırmalar gösteriyor ki, yeşil çay içmek vücuttaki kalorilerin yakılmasında çok etkili. Günde 3 bardak yeşil çay içmeye çalışın.
10- Yediğiniz şeye konsantre olun. Televizyon seyrederken, bir şeyler okurken ya da e-maillerinize cevap verirken yemeyin.
11- Dışarı çıkın. Günde en az 20 dakika dışarıda oturmaya ya da yürüyüş yapmaya özen gösterin. Çünkü gün ışığı yeme isteğinizi kontrol etmenize yardımcı oluyor.
12- Sağlıklı şeyler yiyin. Dışarıda yemek yediğiniz zaman çocuk mönüsü ya da sossuz salata yiyin.
13- Kendinizi çok fazla zorlamayın. Diyet programınızı yaparken 1200 kalorinin altına düşmemeye özen gösterin.
14- Bahçe işleriyle uğraşın. 1 saat bahçe işiyle uğraşmak 500 kalori yakmanızı sağlar.
15- Asansör kullanmak yerine merdivenden çıkın.
16- Ev işi yaparak da kalori yamanız mümkün. Ufak tefek ev işleriyle uğraşın.
17- İp atlayın. Bu muhteşem bir egzersizdir ve diğerlerinden daha eğlencelidir.
18- Sık ama az yiyin.
19- Çikolatayı çok seviyorsanız, her akşam bir parça (küçük tabi ki) çikolata yiyin.
20- Kendinizi sıkıntıya sokmayın, her şey beyinde biter.
Ot ile Diyet Yapın
Lifli besinlere dayalı bu diyet yeşilliklerle de destekleniyor. Bu diyette acıkınca tüketilebilecek tek şey bol su. Su dışında her türlü içecek kesinlikle yasak. Genel bir diyet ve zayıflama programı olarak diyetisyenler tarafından tercih edilmeyen bu düşük kalorili diyet tekrarlı olarak uygulanmamalıdır.
1. Gün
Sabah: Buğday, yulaf gibi tahıllarla hazırlanmış besinler.
Öğle: Sadece yeşil yapraklı sebzelerden oluşan bol peynirli salata.
Akşam: Çok az tereyağında pişirilmiş mantar, avokado, zeytin ve yeşil sebzelerden oluşan salata.
2. Gün
Sabah: Buğday, yulaf gibi tahıllarla hazırlanmış besinler.
Öğle: Sadece yeşil yapraklı sebzelerden oluşan bol peynirli salata.
Akşam: Çok az tereyağında pişirilmiş mantar, avokado, zeytin ve yeşil sebzelerden oluşan salata.
3. Gün
Sabah: Buğday, yulaf gibi tahıllarla hazırlanmış besinler.
Öğle: Sadece yeşil yapraklı sebzelerden oluşan bol peynirli salata.
Akşam: Çok az tereyağında pişirilmiş mantar, avokado, zeytin ve yeşil sebzelerden oluşan salata.
Önemli Uyarı : Doktorunuza danışmadan diyete başlamayınız!
1. Gün
Sabah: Buğday, yulaf gibi tahıllarla hazırlanmış besinler.
Öğle: Sadece yeşil yapraklı sebzelerden oluşan bol peynirli salata.
Akşam: Çok az tereyağında pişirilmiş mantar, avokado, zeytin ve yeşil sebzelerden oluşan salata.
2. Gün
Sabah: Buğday, yulaf gibi tahıllarla hazırlanmış besinler.
Öğle: Sadece yeşil yapraklı sebzelerden oluşan bol peynirli salata.
Akşam: Çok az tereyağında pişirilmiş mantar, avokado, zeytin ve yeşil sebzelerden oluşan salata.
3. Gün
Sabah: Buğday, yulaf gibi tahıllarla hazırlanmış besinler.
Öğle: Sadece yeşil yapraklı sebzelerden oluşan bol peynirli salata.
Akşam: Çok az tereyağında pişirilmiş mantar, avokado, zeytin ve yeşil sebzelerden oluşan salata.
Önemli Uyarı : Doktorunuza danışmadan diyete başlamayınız!
23 Mayıs 2010 Pazar
Acai Berry meyvesi Kilo verme yağ yakmayı nasıl kolaylaştırır?
acai berry diyet ve rejimi kilo vermeye yardımcı olduğu için diyetisyenler tarafından diyet ve rejim için de kullanılmaktadır. Aşağıda bahsedeceğim bir çok değişik madde aracılığıyla Acai Berry Çileği diyeti, kilo verme ve yağ yakmada eşsiz bir yöntemdir.
Yağ Asitleri Vicudumuzun ihtiyacı olan esansiyel yağ asitleri, sağlıklı yaşam sürmemiz için hayati öneme sahiptirler. Özellikle vücudumuz tarafından üretilemeyen Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri, acai berry çileğinde bol miktarda bulunurlar. Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri metabolizma hızımızı artırarak hızlı kilo vermemizi sağlarlar. Diğer bir ifadeyle Omage yağ asitlerini barındıran Acai çileği, bu yönüyle de çabuk zayıflama aracıdır. Fiberler- Lifler Acai çileğinde bol miktarda lif fiber adı verilen yapılar bulunur bu da sindirim sisteminin daha fazla çalışmasını, enerji harcamasını sağlar. Acai çileğinde ve diğer bazı meyvelerde bulunan lifleirn günlük 200 kalori kadar fazla harcamaya neden verdiğini ve böylece zayıflama kilo verme yağ yakma eylemlerine neden olduğu araştırmalar sonucunda ispatlanmıştır. Amino Asitler Acai berry çileğinde bolca bulunan ve proteinlerin yapı taşı olarak bilinen amino asitler sayesinde kas, iskelet sinir ve bağışıklık sisteminiz güçlenecektir. Travma ve hastalıklara karşı daha dirençli olan vücudunuz stres , hastalıklar ve diğer olumsuz dışsal faktörlerin de üstesinden daha kolay bir biçimde gelecektir. Acai bitkisinde bulunan yağ asitleri vücudunuzun metabolizmasını hızlandırdığından dolayı Akai çileğinin kilo verme ve yağ yakma yani kolay zayıflama sürecinde büyük yardımlarının olduğu söylenir. Acai berry zayıflama bitkisindeki yağ asitleri bizlerin daha fazla kalori harcamasını yani diğer bir deyişle kolay kilo kaybederek zayıflamamızı sağlarlar. Fitosteroller Bitki hücrelerinin çeperlerinin yapıtaşı olan bu madde aynı zamanda sindirim hücrelerimizi de güçlendirmektedir. Böylece sindirim sistemimiz zararlı atık maddelerden daha kolay bir şekilde kurtulabilmektedir. Acai berry çileği fitosteroller bakımından oldukça zengindir.
Yağ Asitleri Vicudumuzun ihtiyacı olan esansiyel yağ asitleri, sağlıklı yaşam sürmemiz için hayati öneme sahiptirler. Özellikle vücudumuz tarafından üretilemeyen Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri, acai berry çileğinde bol miktarda bulunurlar. Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri metabolizma hızımızı artırarak hızlı kilo vermemizi sağlarlar. Diğer bir ifadeyle Omage yağ asitlerini barındıran Acai çileği, bu yönüyle de çabuk zayıflama aracıdır. Fiberler- Lifler Acai çileğinde bol miktarda lif fiber adı verilen yapılar bulunur bu da sindirim sisteminin daha fazla çalışmasını, enerji harcamasını sağlar. Acai çileğinde ve diğer bazı meyvelerde bulunan lifleirn günlük 200 kalori kadar fazla harcamaya neden verdiğini ve böylece zayıflama kilo verme yağ yakma eylemlerine neden olduğu araştırmalar sonucunda ispatlanmıştır. Amino Asitler Acai berry çileğinde bolca bulunan ve proteinlerin yapı taşı olarak bilinen amino asitler sayesinde kas, iskelet sinir ve bağışıklık sisteminiz güçlenecektir. Travma ve hastalıklara karşı daha dirençli olan vücudunuz stres , hastalıklar ve diğer olumsuz dışsal faktörlerin de üstesinden daha kolay bir biçimde gelecektir. Acai bitkisinde bulunan yağ asitleri vücudunuzun metabolizmasını hızlandırdığından dolayı Akai çileğinin kilo verme ve yağ yakma yani kolay zayıflama sürecinde büyük yardımlarının olduğu söylenir. Acai berry zayıflama bitkisindeki yağ asitleri bizlerin daha fazla kalori harcamasını yani diğer bir deyişle kolay kilo kaybederek zayıflamamızı sağlarlar. Fitosteroller Bitki hücrelerinin çeperlerinin yapıtaşı olan bu madde aynı zamanda sindirim hücrelerimizi de güçlendirmektedir. Böylece sindirim sistemimiz zararlı atık maddelerden daha kolay bir şekilde kurtulabilmektedir. Acai berry çileği fitosteroller bakımından oldukça zengindir.
22 Mayıs 2010 Cumartesi
Kolesterol düşüren şok diyet yemeği listesi
Kolesterol düşürücü diyet reçetelerinde genelde kolesterol düşürücü bitkiler kullanılır. Diyet yemekleri arasında Kolesterol düzeyi yüksek kişiler için de diyetisyenler çeşitli çözümler geliştiriyorlar. Sizlere şağıda sunacağım diyet yemekleri menüsü ile hem kolesterol düşüren bir diyet uygulama şansı bulacaksınız hem de hızlı bir zayıflama planı ile incelmenin keyfini çıkaracaksınız:
Kolesterolü yüksek kişiler için zayıflama diyeti yemeği menüsü:
ÖNEMLi NOTLAR:
1. Bu diyet yemeği formülünü değişik diyet reçetelerinde değişikliklerle uygulayabilirsiniz.
2. Bu diyet menüsündeki yemeklerde kolesterol düşürmek için yiyecek ikamesi yöntemi kullanılmıştır.
3. Her bir diyet yemeği, kalori düzeyi ve doymamış yağ, doymuş yağlar ve kolesterol oranına göre sınıflandırılmıştır.
Kalori değeri
Cinsiyet ve yaşa göre 17oo – 2000 kalori değerleri arasındadır.
Kahvaltı
360kalori, 7g toplam yağ oranı, 0.5g doymuş yağ, 3mg kolesterol
Yulaf ezmesi, Bal ve elma
1/2 bardak su
2/3 bardak yağsız süt
50 gram yulaf ezmesi
2 çay kaşığı taneli yulaf
1 tatlı kaşığı süzme bal
1 dilimlenmiş elma
1. Sütü bir kaseye koyun ve yulaf ezmesini sütün içerisine serpiştirin.
2. Sütü 5 dakika kadar ısıtarak kaynatın.
3. Kalan sütü ve yulaf ezmesini elma ezmesi ve bal ile karışıtırarak servis edin.
—————————————————————————–
Atıştırmak için kolesterol düşürücü diyet formülü
Kalori değeri 65, sıfır yağ oranı ve kolesterol
8 adet kuru kayısı
—————————————————————————–
Öğle yemeği
307 kalori, 9 gram yağ, 1.5 gram doymuş yağlar, 41 mg kolesterol
Salmon balığı, ve Salatalı Domates tostu
1 dilim kepekli tahıl ekmeği
1 adet dilimlenmiş iri domates
100 gram kurutulmuş salmon balığı
1 kase marul yaprağı
2 adet yeşil biber
2 adet dilimlenmiş salatalık
Limon suyu ve karabiber
1. Balığı limon suyu ile karınız ve kara biberi harç larak kullanınız. Salmon balığını tost ekmeğinin arasına domatesle birlikte koyarak tost makinasında kızartınız.
2. Limon suyu veya elma sirkesi dökülmüş salata ile birlikte yiyiniz.
—————————————————————————–
Öğle sonu atıştırma
Kalori değeri: 70, 0 gram toplam yağ, O gram doymuş yap, O mg kolesterol
1 adet portakal
—————————————————————————–
Akşam yemeği
344 kalori, 5.5 gram toplam yağ, 1 gram doymuş yağ, 86 mg kolesterol
Kızarmış tavuk göğsü, sebzeler ve pirinç pilavı
120 gram yağsız ve derisi alınmış tavuk göğsü
1 tatlı kaşığı zeytinyağı
1 tatlı kaşığı soya sosu
1 kase mantar
1 baş kırmızı soğan
1 adet dilimlenmiş kırmızı biber
1 baş ezilmiş sarımsak
3 yemek kaşığı esmer pirinç
1.Tavuğu sebzeler ile birlikte inceden doğrayıp karınız. .
2.Soğanı bir tavada pişirip üzerine sebze ve tavuğu ekleyip 2-3 dakika pişiriniz.
3. Soya sosunu da ekleyerek 4-5 dakika daha pişirmeye devam ediniz. ve pilav ile birlikte servis ediniz.
—————————————————————————–
Kolesterol düşüren diyet yemeği ve listesinin besleyici değeri:
1146 kalori, 21.5 gram toplam yağ miktarı, 3 gram doymuş yağ, 130 mg kolesterol
YBu kolesterol diyeti şu haliyle 1200 kaloridir. Erkekler için 2000 kaloriye kadar çıkılabilir. kolesterol düşürücü diyet ile etkili ve sağlıklı zayıflama sürecinin gerçek olduğunu göreceksiniz.
Kolesterolü yüksek kişiler için zayıflama diyeti yemeği menüsü:
ÖNEMLi NOTLAR:
1. Bu diyet yemeği formülünü değişik diyet reçetelerinde değişikliklerle uygulayabilirsiniz.
2. Bu diyet menüsündeki yemeklerde kolesterol düşürmek için yiyecek ikamesi yöntemi kullanılmıştır.
3. Her bir diyet yemeği, kalori düzeyi ve doymamış yağ, doymuş yağlar ve kolesterol oranına göre sınıflandırılmıştır.
Kalori değeri
Cinsiyet ve yaşa göre 17oo – 2000 kalori değerleri arasındadır.
Kahvaltı
360kalori, 7g toplam yağ oranı, 0.5g doymuş yağ, 3mg kolesterol
Yulaf ezmesi, Bal ve elma
1/2 bardak su
2/3 bardak yağsız süt
50 gram yulaf ezmesi
2 çay kaşığı taneli yulaf
1 tatlı kaşığı süzme bal
1 dilimlenmiş elma
1. Sütü bir kaseye koyun ve yulaf ezmesini sütün içerisine serpiştirin.
2. Sütü 5 dakika kadar ısıtarak kaynatın.
3. Kalan sütü ve yulaf ezmesini elma ezmesi ve bal ile karışıtırarak servis edin.
—————————————————————————–
Atıştırmak için kolesterol düşürücü diyet formülü
Kalori değeri 65, sıfır yağ oranı ve kolesterol
8 adet kuru kayısı
—————————————————————————–
Öğle yemeği
307 kalori, 9 gram yağ, 1.5 gram doymuş yağlar, 41 mg kolesterol
Salmon balığı, ve Salatalı Domates tostu
1 dilim kepekli tahıl ekmeği
1 adet dilimlenmiş iri domates
100 gram kurutulmuş salmon balığı
1 kase marul yaprağı
2 adet yeşil biber
2 adet dilimlenmiş salatalık
Limon suyu ve karabiber
1. Balığı limon suyu ile karınız ve kara biberi harç larak kullanınız. Salmon balığını tost ekmeğinin arasına domatesle birlikte koyarak tost makinasında kızartınız.
2. Limon suyu veya elma sirkesi dökülmüş salata ile birlikte yiyiniz.
—————————————————————————–
Öğle sonu atıştırma
Kalori değeri: 70, 0 gram toplam yağ, O gram doymuş yap, O mg kolesterol
1 adet portakal
—————————————————————————–
Akşam yemeği
344 kalori, 5.5 gram toplam yağ, 1 gram doymuş yağ, 86 mg kolesterol
Kızarmış tavuk göğsü, sebzeler ve pirinç pilavı
120 gram yağsız ve derisi alınmış tavuk göğsü
1 tatlı kaşığı zeytinyağı
1 tatlı kaşığı soya sosu
1 kase mantar
1 baş kırmızı soğan
1 adet dilimlenmiş kırmızı biber
1 baş ezilmiş sarımsak
3 yemek kaşığı esmer pirinç
1.Tavuğu sebzeler ile birlikte inceden doğrayıp karınız. .
2.Soğanı bir tavada pişirip üzerine sebze ve tavuğu ekleyip 2-3 dakika pişiriniz.
3. Soya sosunu da ekleyerek 4-5 dakika daha pişirmeye devam ediniz. ve pilav ile birlikte servis ediniz.
—————————————————————————–
Kolesterol düşüren diyet yemeği ve listesinin besleyici değeri:
1146 kalori, 21.5 gram toplam yağ miktarı, 3 gram doymuş yağ, 130 mg kolesterol
YBu kolesterol diyeti şu haliyle 1200 kaloridir. Erkekler için 2000 kaloriye kadar çıkılabilir. kolesterol düşürücü diyet ile etkili ve sağlıklı zayıflama sürecinin gerçek olduğunu göreceksiniz.
21 Mayıs 2010 Cuma
En sağlıklı zayıflama yöntemleri ve yolları
En sağlıklı zayıflama yöntemleri ve yolları
Zayıflamanın en sağlıklı yolu olarak değişik zayıflama yöntemleri sıralanmaktadır. Aslında sağlıklı zayıflama ile hızlı zayıflama birbirine rakip iki terimdir. İkisini bir arada sürdürmek çok zor bir çaba gerektirir. Bu nedenle sizlere ne aşırı egzersiz yapmayı ne de şok zayıflamalar sağlayan diyet planlarını sağlıklı zayıflama yöntemleri olarak sunmayacağım
Zayıflamayı sağlıklı yoldan başarabilmek için öncelikle bedenimizin metabolizma sürecini bir miktar bilmek gerekmektedir. Vücudumuz ağır değişiklikleri seven bir yapıda dizayn edilmiştir. Gerek egzersizle olsun gerekse yeme içme kontrolü ve diyetle olsun sağlıklı ve kalıcı zayıflama için alacağımız tüm tedbirler, yavaş bir incelme sürecini sağlaması gerekmektedir. Öyle dolap beygiri gibi aralıksız egzersizler yaparak, zamanla motivasyonunuzu azaltmakta ve neticede zayıflama isteğinizi azaltarak sizi pes ettirmektedir. Bu durum ise daha sonraki olası zayıflama isteğinizi yok edecek ve şişman biri olarak hayata devam etmenize neden olacaktır.
Aynı şey zayıflama uğruna yapılan aç bırakan diyetler için de geçerlidir. Vücudunuzun ihtiyacı olan kalorinin oldukça altında sanki açlıktan ölecekmiş gibi metabolizmaya yansıtılan diyetler, zamanla sizlerin moralini bozar ve diyetin daha başlangıcında iken diyeti terk etmek zorunda kalırsınız. Peki bu durumda ne yapmalı?
a) Enerji ihtiyacınız ve kilo verme zayıflama hedefinizi bir dengede tutmalısınız
Hayatımızı devam ettirebilmek ve vücudun sağlığını korumak için enerjiye gereksinimimiz vardır. Bu enerjiyi de besinlerden elde etmekteyiz. Günlük aktivitelerimizi sürdürebilmek için tüketeceğimiz besinlerde fazla enerji bulunursa bu durumda ise kilo alma ve şişmanlık sorunu ile karşı karşıya kalabiliriz. Bu durumda gerek kilo almadan gerekse kilo verirken sağlığımızı bozmadan istikrarlı bir zayıflama süreci oluşturabilmek için öncelikle şunlara dikkat etmeliyiz:
- Besleyici ama kalorisi az besinlerle beslenmeyi öğrenmeliyiz.
- Tokluk hissi oluşturabilmek için illa ki şekerli unlu yağlı gıdalara ihtiyacımızın olmadığını anlamalıyız.
- Yemek yeme ve öğün zamanlamasını iyi ayarlamalıyız.
- Mideyi ve sindirim sistemini çalıştırıcı bitkisel lifler içeren gıdalardan bolca yemeliyiz.
- Bunları yaparken de sizleri bitkin düşürmeyecek biçimde egzersiz ve spor hareketlerine devam etmeliyiz.
Tekrar hatırlatmakta fayda vardır ki hayatımızdaki küçük değişiklikler uzun zamanda büyük sonuçları ortaya çıkarır. Örneğin günlük bir paket fazladan bisküvi yemek yılda 2.5 kilo şişmanlatır. Ya da sütü tam yağlı yerine yağsız tüketmek sizleri 1 yılda 2 kilo şişmanlamaktan kurtarır. Sabah kahvaltı etmek obezitenin asıl nedeni olan akşam yemeklerinde aşırı tıkınmayı engeller. Günlük 30- 40 dakika yürümek yılda 5-10 kilo zayıflatır. Gördüğünüz gibi gün içerisinde sizlere oldukça önemsiz gelen bir takım hareketler, uzun ve orta vadede netice olarak büyük farklar doğurabilmektedir.
Egzersiz ve hareketli yaşam ile sağlıklı zayıflama
Şimdi çoğu okurum egzersizle zayıflama denilince Sabah programlarında gördükleri ince belli hanımların kan ter içerisinde yaptıkları zor egzersiz ve aerobik hareketlerini hatırlayacaklardır. Gerçekte ise biz zayıflama uzmanları tarafından egzersiz ile kastedilden şey, kesinlikle vücudun sınırlarını zorlayan ve efor gerektiren egzersiz spor hareketleri değildir. Öncelikle kalp sağlığınızı düzenleyen, metabolizma hızınıi artıran ve sizlerin daha yüksek bir enerji seviyesinden kalori tüketimini sağlayan her türlü egzersiz bizleri için makbuldür. Bu egzersizler, günlük 45 dakika yürüyüş , hafta sonları kır ve park gezintileri, akşamları üç beş değişik hareket, ve hatta oturduğunuz yerde yapabileceğiniz ufak tefek egzersizler bile olabilir. Şu sıralar bahar aylarının en güzel günlerini yaşarken hafta sonları kırda piknik yapmak ve birkaç saat yürümekten daha etkili bir zayıflama egzersizi olabileceğini sanmıyorum.
Tabi yüzme, tenis, squash, trakking, jogging gibi egzersizler sağlıklı zayıflamak için sizlere ballı kaymak gibi gelir. Hiç hareket etmeden yaşamaktansa sandalyede ayağınızı sallamanın bile sağlıklı zayıflama ve yaşam yolunda bir faydası bulunmaktadır. Bir de hareket etmede asıl önemli şey yoğun efor harcamak değil, tam aksine hafif eforla sürekli biçimde tekrarla pekiştirmektir.
Hafta sonları dışarı çıkıp çarşıda şöyle mağaza mağaza dolaşıp indirimleri takip ederken bile farkına varmadan birkaç yüz kaloriyi harcamanız işten bile değildir. TV dizilerini izlerken reklam aralarında koltuğumuza çakılı kalmak yerine mutfağa çıkıp birkaç parça temizlik yapmak bile günlük 50 kalori harcatır. Her gün yapılan reklam arası hareketleri sonucunda yılda 1 kilo zayıflamaya eş değer enerji kaybı manasına gelir.
Neticede Sağlığı korumak ile zayıflamak aynı amaca hizmet etmektedir. O da kaliteli bir yaşam sürmek demektir. O nedenle zayıflamak için yaşam kalitenizi düşürecek riskli diyetler uygulamak yerine basit ama uzun sürede sonucu ortaya çıkacak tedbirleri almanızı tavsiye ederim. Sağlıklı zayıflama yöntemlerine ilişkin görüş ve önerileriniz varsa yorum olarak bana iletebilirsiniz.
Zayıflamanın en sağlıklı yolu olarak değişik zayıflama yöntemleri sıralanmaktadır. Aslında sağlıklı zayıflama ile hızlı zayıflama birbirine rakip iki terimdir. İkisini bir arada sürdürmek çok zor bir çaba gerektirir. Bu nedenle sizlere ne aşırı egzersiz yapmayı ne de şok zayıflamalar sağlayan diyet planlarını sağlıklı zayıflama yöntemleri olarak sunmayacağım
Zayıflamayı sağlıklı yoldan başarabilmek için öncelikle bedenimizin metabolizma sürecini bir miktar bilmek gerekmektedir. Vücudumuz ağır değişiklikleri seven bir yapıda dizayn edilmiştir. Gerek egzersizle olsun gerekse yeme içme kontrolü ve diyetle olsun sağlıklı ve kalıcı zayıflama için alacağımız tüm tedbirler, yavaş bir incelme sürecini sağlaması gerekmektedir. Öyle dolap beygiri gibi aralıksız egzersizler yaparak, zamanla motivasyonunuzu azaltmakta ve neticede zayıflama isteğinizi azaltarak sizi pes ettirmektedir. Bu durum ise daha sonraki olası zayıflama isteğinizi yok edecek ve şişman biri olarak hayata devam etmenize neden olacaktır.
Aynı şey zayıflama uğruna yapılan aç bırakan diyetler için de geçerlidir. Vücudunuzun ihtiyacı olan kalorinin oldukça altında sanki açlıktan ölecekmiş gibi metabolizmaya yansıtılan diyetler, zamanla sizlerin moralini bozar ve diyetin daha başlangıcında iken diyeti terk etmek zorunda kalırsınız. Peki bu durumda ne yapmalı?
a) Enerji ihtiyacınız ve kilo verme zayıflama hedefinizi bir dengede tutmalısınız
Hayatımızı devam ettirebilmek ve vücudun sağlığını korumak için enerjiye gereksinimimiz vardır. Bu enerjiyi de besinlerden elde etmekteyiz. Günlük aktivitelerimizi sürdürebilmek için tüketeceğimiz besinlerde fazla enerji bulunursa bu durumda ise kilo alma ve şişmanlık sorunu ile karşı karşıya kalabiliriz. Bu durumda gerek kilo almadan gerekse kilo verirken sağlığımızı bozmadan istikrarlı bir zayıflama süreci oluşturabilmek için öncelikle şunlara dikkat etmeliyiz:
- Besleyici ama kalorisi az besinlerle beslenmeyi öğrenmeliyiz.
- Tokluk hissi oluşturabilmek için illa ki şekerli unlu yağlı gıdalara ihtiyacımızın olmadığını anlamalıyız.
- Yemek yeme ve öğün zamanlamasını iyi ayarlamalıyız.
- Mideyi ve sindirim sistemini çalıştırıcı bitkisel lifler içeren gıdalardan bolca yemeliyiz.
- Bunları yaparken de sizleri bitkin düşürmeyecek biçimde egzersiz ve spor hareketlerine devam etmeliyiz.
Tekrar hatırlatmakta fayda vardır ki hayatımızdaki küçük değişiklikler uzun zamanda büyük sonuçları ortaya çıkarır. Örneğin günlük bir paket fazladan bisküvi yemek yılda 2.5 kilo şişmanlatır. Ya da sütü tam yağlı yerine yağsız tüketmek sizleri 1 yılda 2 kilo şişmanlamaktan kurtarır. Sabah kahvaltı etmek obezitenin asıl nedeni olan akşam yemeklerinde aşırı tıkınmayı engeller. Günlük 30- 40 dakika yürümek yılda 5-10 kilo zayıflatır. Gördüğünüz gibi gün içerisinde sizlere oldukça önemsiz gelen bir takım hareketler, uzun ve orta vadede netice olarak büyük farklar doğurabilmektedir.
Egzersiz ve hareketli yaşam ile sağlıklı zayıflama
Şimdi çoğu okurum egzersizle zayıflama denilince Sabah programlarında gördükleri ince belli hanımların kan ter içerisinde yaptıkları zor egzersiz ve aerobik hareketlerini hatırlayacaklardır. Gerçekte ise biz zayıflama uzmanları tarafından egzersiz ile kastedilden şey, kesinlikle vücudun sınırlarını zorlayan ve efor gerektiren egzersiz spor hareketleri değildir. Öncelikle kalp sağlığınızı düzenleyen, metabolizma hızınıi artıran ve sizlerin daha yüksek bir enerji seviyesinden kalori tüketimini sağlayan her türlü egzersiz bizleri için makbuldür. Bu egzersizler, günlük 45 dakika yürüyüş , hafta sonları kır ve park gezintileri, akşamları üç beş değişik hareket, ve hatta oturduğunuz yerde yapabileceğiniz ufak tefek egzersizler bile olabilir. Şu sıralar bahar aylarının en güzel günlerini yaşarken hafta sonları kırda piknik yapmak ve birkaç saat yürümekten daha etkili bir zayıflama egzersizi olabileceğini sanmıyorum.
Tabi yüzme, tenis, squash, trakking, jogging gibi egzersizler sağlıklı zayıflamak için sizlere ballı kaymak gibi gelir. Hiç hareket etmeden yaşamaktansa sandalyede ayağınızı sallamanın bile sağlıklı zayıflama ve yaşam yolunda bir faydası bulunmaktadır. Bir de hareket etmede asıl önemli şey yoğun efor harcamak değil, tam aksine hafif eforla sürekli biçimde tekrarla pekiştirmektir.
Hafta sonları dışarı çıkıp çarşıda şöyle mağaza mağaza dolaşıp indirimleri takip ederken bile farkına varmadan birkaç yüz kaloriyi harcamanız işten bile değildir. TV dizilerini izlerken reklam aralarında koltuğumuza çakılı kalmak yerine mutfağa çıkıp birkaç parça temizlik yapmak bile günlük 50 kalori harcatır. Her gün yapılan reklam arası hareketleri sonucunda yılda 1 kilo zayıflamaya eş değer enerji kaybı manasına gelir.
Neticede Sağlığı korumak ile zayıflamak aynı amaca hizmet etmektedir. O da kaliteli bir yaşam sürmek demektir. O nedenle zayıflamak için yaşam kalitenizi düşürecek riskli diyetler uygulamak yerine basit ama uzun sürede sonucu ortaya çıkacak tedbirleri almanızı tavsiye ederim. Sağlıklı zayıflama yöntemlerine ilişkin görüş ve önerileriniz varsa yorum olarak bana iletebilirsiniz.
19 Mayıs 2010 Çarşamba
Yeşil çay diyet ve zayıflamaya faydalı mıdır?
Yeşil çay ürünlerinin zayıflama ve kilo vermek için ideal bir içecek olduğu genel bir kanıdır. Tabi pazarlama ve reklam dünyasının da etkisiyle yeşil çay artık bir zayıflama fenomeni haline gelmiştir. Aşırı kilolar ve obezite sorununun tüm dünyada salgın bir hastalık gibi yayılması da bu yeşil çay bitkisinin kullanımını yaygınlaştırmıştır. İnsanların yaşam ve yeme alışkanlıkları, tüm gün kapalı odalarında ve bürolarında hareketsiz yaşamaya başlaması, yüksek kalorili ve yağ yapıcı besinlerin ucuzlaması ve yaygınlaşması neticesinde kilo almak kolaylaşırken, kilo vermek ve sağlıklı zayıflamak tam bir mesele haline gelmiştir. Bunun sebepleri, televizyonlarda ve basında zayıf manken ve sanatçı imajı, insanların dış güzelliklerine ve bakımlarına önem verir olmaları, zayıflamanın da bir endüstri halini almış olmasıdır. Her ne sebeple olursa olsun kolay zayıflama ve çabuk kilo verme hayali tüm diyet severlerin hayallerini süslemektedir. Yeşil çay (green tea) ürünü ise bu hayale ulaşmanızda sizlere büyük bir hizmet sunmaktadır.
Doğal yeşil çay ürünleri, suni ve yapay yeşil çay ürünlerinden daha faydalıdır ve kolay zayıflatır. Yeşil çay diyeti eski Çin tıbbından beri bilinen ve uygulanan sağlıklı ve etkili bir zayıflama diyeti formülüdür. Doğal bitkilerin çin ve japon klasik herbal bitkisel tıbbında kullanımı çağlar öncesine dayanmaktadır. Camellia sinensis bitkisinin yapraklarından elde edilen yeşil çay ürünü 20. yüzyılda Avrupa ve Amerika da bilinerek popüler olmaya başlamıştır. Bu popülarite özellikle bayanlar arasında zayıflama ve diyet reçetesi olarak kullanılmasıyla birlikte, yeşil çay bakımından tavan yapmıştır.
Yeşil çay ile kolay ve çabuk kilo vermek zayıflamak mümkün müdür?
Yeşil çayın kalp, karaciğer, pankreas, ağız ve yutak bölgesi, dişler ve mide barsaklardaki olumlu ve iyileştirici etkisi, yeşil çay yapraklarının iyileştirici alternatif tıp ilacı olarak kullanımında da çığır açmıştır. Bununla birlikte eşil çay bitkisinin bilimsel olarak zayıflama ve metabolizmayı etkilediği ancak son zamanlarda ispatlanabilmiştir.
Yeşil çay bitkisi sağlık ve kalbe iyi gelmektedir. Ve ayrıca yeşil çay yapraklarında bulunan ve antioksidan özellikler ihtiva eden polifenoller (catechin, quercetin, caffeic ve ferulic asit, gallocatechinler (EGCG), tannins, myricetin, sinapyl alcohol derive ligninler vb) nedeniyle içerisinde bulunan kafein maddesini pasivize etmekte ve gallocatechinler (EGCG) sayesinde termojenik yağ yakıcı özellikleri e bulunmaktadır.
Doğal yeşil çay ürünleri, suni ve yapay yeşil çay ürünlerinden daha faydalıdır ve kolay zayıflatır. Yeşil çay diyeti eski Çin tıbbından beri bilinen ve uygulanan sağlıklı ve etkili bir zayıflama diyeti formülüdür. Doğal bitkilerin çin ve japon klasik herbal bitkisel tıbbında kullanımı çağlar öncesine dayanmaktadır. Camellia sinensis bitkisinin yapraklarından elde edilen yeşil çay ürünü 20. yüzyılda Avrupa ve Amerika da bilinerek popüler olmaya başlamıştır. Bu popülarite özellikle bayanlar arasında zayıflama ve diyet reçetesi olarak kullanılmasıyla birlikte, yeşil çay bakımından tavan yapmıştır.
Yeşil çay ile kolay ve çabuk kilo vermek zayıflamak mümkün müdür?
Yeşil çayın kalp, karaciğer, pankreas, ağız ve yutak bölgesi, dişler ve mide barsaklardaki olumlu ve iyileştirici etkisi, yeşil çay yapraklarının iyileştirici alternatif tıp ilacı olarak kullanımında da çığır açmıştır. Bununla birlikte eşil çay bitkisinin bilimsel olarak zayıflama ve metabolizmayı etkilediği ancak son zamanlarda ispatlanabilmiştir.
Yeşil çay bitkisi sağlık ve kalbe iyi gelmektedir. Ve ayrıca yeşil çay yapraklarında bulunan ve antioksidan özellikler ihtiva eden polifenoller (catechin, quercetin, caffeic ve ferulic asit, gallocatechinler (EGCG), tannins, myricetin, sinapyl alcohol derive ligninler vb) nedeniyle içerisinde bulunan kafein maddesini pasivize etmekte ve gallocatechinler (EGCG) sayesinde termojenik yağ yakıcı özellikleri e bulunmaktadır.
Kx-1 Bitkisel Zayıflatıcı Kapsül
KX-1 içeriğinde sizi tok tutacak ve dinç tutmaya yardımcı mucize bitkiler ve karışımlar barındırmaktadır.Termojenik yağ yakıcı özelliği bulunan Kx1 oturduğunuz yerden kilo vermeniz için tasarlanmış, bitkisel yağ yakıcı, metabolizma düzenleyici ve sindirim sistemi sorunları için en iyi bitkiler ile kilo vermenizi sağlayacak mucize bir üründür.
Günde 1 (bir) adet kullanım ile iştahınızı kapatarak yemek yeme arzusunu keser ve bu süre içerisinde içeriğindeki bileşenler enerjinizi koruyarak gün içerisinde yorgun, bitkin kalmanızı önler.Kx-1 Kulanarak Metabolizmanızı hızlandıracak ve 10 adım attığınızda 1000 adım atmış kadar kalori yakacaksınız.
KX-1, 30 kapsüllük bitkisel içeriği ile güçlü ve güvenli bir şekilde kilo kontrolü sağlamaya, açlık hissinizi bastırmaya, kan şekerinizi düzenlemeye, yağ kaybını hızlandırmaya ve sindirim sistemizini düzenlemeye yardımcı olur.
KX-1 antioksidan etki göstererek serbest radikallerin oluşumunu da engeller. Aynı Zamanda Vucudunuzu Hareketsiz Bölgelerindeki Yağları Yakarak Selülit Görünümünden Kurtulmanızı Sağlar.KX-1 tamamen doğal ve bitkiseldir.
Günde 1 (bir) adet kullanım ile iştahınızı kapatarak yemek yeme arzusunu keser ve bu süre içerisinde içeriğindeki bileşenler enerjinizi koruyarak gün içerisinde yorgun, bitkin kalmanızı önler.Kx-1 Kulanarak Metabolizmanızı hızlandıracak ve 10 adım attığınızda 1000 adım atmış kadar kalori yakacaksınız.
KX-1, 30 kapsüllük bitkisel içeriği ile güçlü ve güvenli bir şekilde kilo kontrolü sağlamaya, açlık hissinizi bastırmaya, kan şekerinizi düzenlemeye, yağ kaybını hızlandırmaya ve sindirim sistemizini düzenlemeye yardımcı olur.
KX-1 antioksidan etki göstererek serbest radikallerin oluşumunu da engeller. Aynı Zamanda Vucudunuzu Hareketsiz Bölgelerindeki Yağları Yakarak Selülit Görünümünden Kurtulmanızı Sağlar.KX-1 tamamen doğal ve bitkiseldir.
18 Mayıs 2010 Salı
1 haftada 3 kilo verdiren diyet – İngiliz Diyeti
İngiliz diyeti veya 1 haftada 3 kilo verdiren diyet olarak bilinen bu diyet, 1000 kalorilik bir diyet listesidir. Bilinen diyet kalıplarının aksine bu diyette günün ilk yarısında daha az kalori alırken akşam üstü günlük kalori limitinin büyük kısmı alınmaktadır. Ancak akşam saat 7 den sonra yemek ve içmek yasaklanmıştır. İngiliz diyeti zor bir diyet değildir. Çünkü 3-4 çeşit diyet menüsü arasından dilediğinizi seçmeniz mümkündür.
İşte sizler için 1 haftada 3 kilo verdiren diyet listesinin örnek bir günlük diyet menüsü
Sabah Kahvaltısı (200 kalori)
1) bir adet sahanda veya kaynamış yumurta, bir dilim esmer kepekli ekmek, 100 gram taze sıkılmış meyve suyu. o
2) 1/3 kase yulaf lapası ve içerisine konulacak 1 yemek kaşığı kuru üzüm ile 1 bardak yağsız süt. 150 gram taze sıkılmış meyve suyu.
3) 2 kase yulaf ezmesi içerisine 1 bardak yağsız süt. 1 adet yeşil elma
4) 200 gram meyve salatası, 150 gram yoğurt veya 1 bardak yağsız süt.
Öğle Yemeği 300 kalori)
1) 1 adet fırında pişmiş patates, 100 gram yağsız inek peyniri, 3 adet malta eriği, 1 tatlı kaşığı ayçiçeği yağı dökülmüş sebze salatası, potakal, elma veya şeftali ( 1 orta boy)
2) Sebze çorbası ( Lahana çorbası da olabilir) 1 dilim kepekli ekmek ( 50 gram), 1 şeftali veya elma
3) 2 dilim esmer çavdar ekmeği, 50 gram haşlanmış fasülye, 100 gram taze meysim meyvesi salatası.
4) Sebze çorbası ( Soğan suyu çorbası), peynir ve 2 yumurta, 1 adet dilimlenmiş domates, yeşil biber ve mantar. 1 adet elma.
Akşam Yemeği ( 500 kalori)
1) 3 kase haşlanmış nohut, 100 gram taze meyve.
2) 25 gram yağsız peynir, 2 dilim esmer ekmek, 50 gram ( 4 adet) kayısı kurusu.
3) 1 adet büyük boy haşlanmış patates, 60 gram haşlanmış nohut fasülye pilaki, 1 adet havuç, Lahana yaprağı, 200 gram yağsız yoğurt ve içerisine 2 adet dilimlenmiş kayısı kurusu atılacak.
1 haftada 3 kilo verdiren İngiliz Diyeti 1 haftalık süreyle uygulandıktan sonra 10 günlük bir dinlenme süresinden sonra tekrar diyete dönebilirsiniz.
İşte sizler için 1 haftada 3 kilo verdiren diyet listesinin örnek bir günlük diyet menüsü
Sabah Kahvaltısı (200 kalori)
1) bir adet sahanda veya kaynamış yumurta, bir dilim esmer kepekli ekmek, 100 gram taze sıkılmış meyve suyu. o
2) 1/3 kase yulaf lapası ve içerisine konulacak 1 yemek kaşığı kuru üzüm ile 1 bardak yağsız süt. 150 gram taze sıkılmış meyve suyu.
3) 2 kase yulaf ezmesi içerisine 1 bardak yağsız süt. 1 adet yeşil elma
4) 200 gram meyve salatası, 150 gram yoğurt veya 1 bardak yağsız süt.
Öğle Yemeği 300 kalori)
1) 1 adet fırında pişmiş patates, 100 gram yağsız inek peyniri, 3 adet malta eriği, 1 tatlı kaşığı ayçiçeği yağı dökülmüş sebze salatası, potakal, elma veya şeftali ( 1 orta boy)
2) Sebze çorbası ( Lahana çorbası da olabilir) 1 dilim kepekli ekmek ( 50 gram), 1 şeftali veya elma
3) 2 dilim esmer çavdar ekmeği, 50 gram haşlanmış fasülye, 100 gram taze meysim meyvesi salatası.
4) Sebze çorbası ( Soğan suyu çorbası), peynir ve 2 yumurta, 1 adet dilimlenmiş domates, yeşil biber ve mantar. 1 adet elma.
Akşam Yemeği ( 500 kalori)
1) 3 kase haşlanmış nohut, 100 gram taze meyve.
2) 25 gram yağsız peynir, 2 dilim esmer ekmek, 50 gram ( 4 adet) kayısı kurusu.
3) 1 adet büyük boy haşlanmış patates, 60 gram haşlanmış nohut fasülye pilaki, 1 adet havuç, Lahana yaprağı, 200 gram yağsız yoğurt ve içerisine 2 adet dilimlenmiş kayısı kurusu atılacak.
1 haftada 3 kilo verdiren İngiliz Diyeti 1 haftalık süreyle uygulandıktan sonra 10 günlük bir dinlenme süresinden sonra tekrar diyete dönebilirsiniz.
figurin zayıflama hapı yorumları
Son zamanda ününü gittikçe artıran ve hindistan kökenli bir bitkisel zayıflama hapı, figürin, internet dünyasında görünmeye başladı. Bu zayıflama hapının en büyük iddiası, içerisinde bulunan tropik meya özleri ve bitki içeriği ile etkili ve hızlı bir zayıflama sağladığıdır. Özellikle bel ve basen, kalça bölgeleri gibi incelme ve zayıflamanın zor olduğu bölgelerde başarılı bir bölgesel zayıflama süreci sonunda tatmin edici bir düzeyde kilo verme başarısına sahip olmuştur. Ülkemizde son zamanlarda yaygınlaşan figurin zayıflama ve diyet hapları, yurt dışında uzun süredir bilinen ve yaygın kullanımı olan, yağ yakıcı özelliklere sahip bir zayıflama kapsülüdür.
Figurin diyet hapının tek başarısı zayıflama sağlaması değildir. Aynı zamanda vücuttaki yağ parçalayıcı enzimleri sayesinde kolesterol ve trigliserid oranının da bariz bir biçimde kan değerlerinin düşmesinde faydası olmaktadır.
Ünlü hint ilaç firması Ajanta Farma kalitesi ve güvencesi ile üretilen figurin yağ yakıcı zayıflama hapları, yan etkileri minimum düzeye indirgenmiş bir üründür. Bu nedenle güvenle kullanabilirsiniz.
Figurin diyet hapının tek başarısı zayıflama sağlaması değildir. Aynı zamanda vücuttaki yağ parçalayıcı enzimleri sayesinde kolesterol ve trigliserid oranının da bariz bir biçimde kan değerlerinin düşmesinde faydası olmaktadır.
Ünlü hint ilaç firması Ajanta Farma kalitesi ve güvencesi ile üretilen figurin yağ yakıcı zayıflama hapları, yan etkileri minimum düzeye indirgenmiş bir üründür. Bu nedenle güvenle kullanabilirsiniz.
Lahana Kapsülü ile zayıflama ve incelme, kilo verme
Dİyet lügatımıza şarkıcı Nadide sultanın reklamlarıyla tanıtılan Lahana kapsülü hapı ve zayıflama ürünleri, daha çok lahana bitkisinin yağ yakıcı etkisinden faydalanılarak üretilen zayıflama haplarıdır. Kapsülün içerisinde her ne kadar yüzde yüz doğal lahana bitkisi ve bazı vitamin takviyeleri olduğu iddia edilese de diğer tüm yağ yakıcı diyet kapsüllerinde olduğu gibi bazı yağ yakıcı enzimler ilave edilmiştir. Bu tür zayıflama haplarını kullanırken alerjik veya bağışıklık sisteminden kaynaklanan olumsuz etki ihtimallerine yatkın olup olmadığınızı test ettirmelisiniz. Ancak tüketicilerin %99 gibi bir kısmı lahana özlü zayıflama haplarından herhangi bir yan etki veya zarar görmeden faydalanmaktadır.
Zaten Cabbagepow sitesinde üründe zayıflatıcı bir takım maddelerin olduğu söylenmekte ama ne tür maddeler olduğu bildirilmemektedir. Lahana kapsülü kullanıcılarının yorumlarının yer aldığı değişik forum sitelerinde de kullanıcı kişilerin zayıflama deneyimleri, tipik amerikan yağ yakıcı Lipo-6 nutrex türü ürünlerin aynısıdır.
Lahana kapsülü tarzı ürünlerin yemekten sonra alınması tavsiye edilmektedir. Ayrıca bol su içilerek yağ yakma metabolizmasının da hızlandırılması, diyet uzmanları tarafından tavsiye edilir.
Zaten Cabbagepow sitesinde üründe zayıflatıcı bir takım maddelerin olduğu söylenmekte ama ne tür maddeler olduğu bildirilmemektedir. Lahana kapsülü kullanıcılarının yorumlarının yer aldığı değişik forum sitelerinde de kullanıcı kişilerin zayıflama deneyimleri, tipik amerikan yağ yakıcı Lipo-6 nutrex türü ürünlerin aynısıdır.
Lahana kapsülü tarzı ürünlerin yemekten sonra alınması tavsiye edilmektedir. Ayrıca bol su içilerek yağ yakma metabolizmasının da hızlandırılması, diyet uzmanları tarafından tavsiye edilir.
Greyfurt Diyeti | Greyfurt Diyet Planı ile Bir Haftada 3 Kilo Verin
Greyfurt diyet planı uygulayarak bir haftada 3 ila 5 kilo arası verebilirsiniz. Bir haftalık bir diyet menüsü olan greyfurt diyeti ile zayıflamak diğer diyetlere nazaran çok daha acısız ve sağlıklı olacaktır. Kalp ve sağlık dostu greyfurt diyetini dilediğinizce uzatabilmek elinizdedir. Greyfurt diyetinin menüsü sağlığa ve vücuda faydaları olan bir çok vitamin ve mineral bakımından zengin besinlerce takviye edilmiştir. Greyfurt diyeti her ne kadar düşük kalori ihtiva etse de içerdiği antioksidanlar ve metabolizma artıran enzimler sayesinde kendinizi çok daha enerjik ve diri hissedeceksiniz. greyfurt zayıflatırmı sorusuna ilişkin şüpheleriniz varsa greyfurt ile ilgili olan daha önceki yazımızı okuyunuz. Zayıflatan meyve diyetleri
Greyfurt diyetinin önemli kuralı, akşam saat 7 den sonra hiç birşey yememektir.
Greyfurt diyetinin önemli kuralı, akşam saat 7 den sonra hiç birşey yememektir.
Diyet Yapmadan Zayıflama Yolları ile Zayıflamak İstiyorum
Diyet yapmadan zayıflamak istiyorum diyenler için 10 adet diyet yapmadan zayıflama yolları mevcuttur. Bu diyetsiz zayıflama yolları aslında günlük beslenme alışkanlıklarımızın bir miktar kontrol altına alınmasından başkaca birşey değildir.
Şayet kilo vermeye hazırsanız ancak bunu diyet yoluyla gerçekleştiremiyorsanz size iyi bir haberim var. Artık acı çekmeden sadece günlük beslenme alışkanlıklarınızda ufak değişiklikler yaparak kalıcı zayıflamanın yolunu bulabilirsiniz. Az ve akıllıca yemeden geçen bu zayıflama yollarına bir göz atın:
1. Kolalarınıza buz atın: Şayet kola ve gazoz gibi sodalı içeceklerden vazgeçemiyorum diyorsanız bu durumda yapmanız gereken şey, Kolanızın ilk bardağına irice bir buz kalıbı atmanızdır. Buz kalıbı hem kola içmeye olan iştahınızı keser hem de soğuk olması nedeniyle vücuda fazladan kalori harcatır. Bu yolla bile bir yılda binlerce kalori tasarruf edebilirsiniz.
2. Muhakkak kahvaltı edin. Gün içerisindeki öğünlerinizde yapacağınız yanlış tercihler, ve özellikle kahvaltıdan imtina etmek, kilo aldıran en önemli beslenme hatalarından birisidir. Kahvaltı ederek güne başlamak, kilo aldıran öğünler olan öğle ve akşam yemeklerini daha az tüketmenize yardımcı olur. yapılan araştırmalarda kahvaltı etmenin metabolizma hızlandıran bir etkisi olduğu ortaya çıkartılmıştır. Güne kahvaltı yaparak başlamayan kişilerin bazal metabolizma hızı daha az çalıştığı için gün içerisinde yenilen besinleri yakma hızları önemli derecede düşmektedir. Bu da fazla kilolara davetiye çıkaran bir durumdur.
3. Gün boyunca bol su içerek vücudun su ihtiyacını karşılayın. YBu tavsiyeyi çoğu zaman duyarız ve nedense bir türlü gerektiği gibi uygulayamayız. Susadıkça su içmek, vücudun su ihtivacını karşılamaya yetmez. En azından susuz kalan vücudun metabolizma hızı düştüğü için kilo alma eğilimi daha fazla olmaktadır. Bu nedenle susamayı beklemeksizin bolca su tüketmeliyiz.
4. Diyet lifleri içeren meyve ve sebzelerden bolca tüketmeliyiz. Doğal lifler içeren meyve ve sebzeler hem vücut için gerekli besinleri taşır hem de sindirimi çalıştırarak fazladan kalori yakımını teşvik eder. Her akşam hiç olmazsa en azından 1 adet iri bir yeşil elma yemeye özen göstermeliyiz.
5. Yemeklere salata ile başlayın. Ana yemeklerden önce salata tüketmek kesinlikle sizi aşırı yemekten uzak tutar. Özellikle yüksek yağlı yemeklerden daha az yememizi sağlayarak zayıflama ve kilo kontrolü için avantajın bizlere geçmesini sağlar. Salata hem şifa kaynağı sebzeleri içerir hem de düşük kalori taşır. Salatalarınıza elma ve üzüm sirkesi dökerseniz ekstra bir zayıflama olanağı kazanırsınız.
6. Yemeklerinizi iyi pişirin. İyi pişirilen yemeklerin çiğ proteinli gıdalara nazaran daha az kalori taşıdığı bilinir. Ancak aşırı pişirmek te yemeğin besleyici değerine zarar verebilir. O nedenle yemek pişirme teknikleri hakkında bilgi edinmenizde yarar var.
7. Doğal tahıllarla beslenin. Doğal tahıllardan imal ekmekler, rafine ve işlenmiş pasta tarzı gıdalara nazaran hem daha besleyici hem daha az kilo aldırıcıdır. Tahıllar işlenirken içerisindeki diyet lifleri alınır. O nedenle pasta ve unlu mamüllerin kilo aldırıcı özelliği, tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği, kepekli ekmek gibi doğal ekmeklere nazaran çok daha fazladır. Aşırı kalori alarak şişmanlamamak için içerisinde lif bulunan ekmek türlerini seçiniz.
8. Elinizin altında donmuş gıdalar bulundurun. Özellikle geceleri yemek yemeye mecbur kalırsanız, 300 – 350 kalori bandında olan donmuş gıdalar sizleri aşırı kalori yüklemesinden koruyacaktır. Hiç olmazsa elinizde bulundurduğunuz yiyeceğin kalori değerini bilerek yemiş olursunuz. Yanına bir miktar salata ekleyerek mikrodalga fırında ısıttığınız donmuş gıdalar sizleri aşırı kilo almaktan kısmen de olsa koruyacaktır.
9. Daha uzun süre doygunluk hissi veren gıdaları tercih edin. Her ne kadar proteinler ve yağlar daha fazla doygunluk hissi verse de bitkisel proteinli besinler ve karbonhidratlar daha uzun süre doyum hissi vermektedirler. Ayrıca süt, kırmızı et, süt ürünleri yağsız olurlarsa hem daha sağlıklı zayıflama sağlar hem de sizleri aç bırakmaz. Baklagiller, ceviz fındık gibi tohumlu besinler ve kepekli ekmek en iyi doygunluk hissi veren besinlerdir.
10. Uykunuzu bir güzel alın. Düz mantıkla düşünüldüğünde uykucu kişilerin kilo almaya yatkın oldukları sanılabilir. Ancak durum böyle değildir. Yeteri kadar uyumayan kişilerde metabolizma hızının belirgin biçimde azalması nedeniyle obezite riski daha yüksek oranlarda seyretmektedir.
Şayet kilo vermeye hazırsanız ancak bunu diyet yoluyla gerçekleştiremiyorsanz size iyi bir haberim var. Artık acı çekmeden sadece günlük beslenme alışkanlıklarınızda ufak değişiklikler yaparak kalıcı zayıflamanın yolunu bulabilirsiniz. Az ve akıllıca yemeden geçen bu zayıflama yollarına bir göz atın:
1. Kolalarınıza buz atın: Şayet kola ve gazoz gibi sodalı içeceklerden vazgeçemiyorum diyorsanız bu durumda yapmanız gereken şey, Kolanızın ilk bardağına irice bir buz kalıbı atmanızdır. Buz kalıbı hem kola içmeye olan iştahınızı keser hem de soğuk olması nedeniyle vücuda fazladan kalori harcatır. Bu yolla bile bir yılda binlerce kalori tasarruf edebilirsiniz.
2. Muhakkak kahvaltı edin. Gün içerisindeki öğünlerinizde yapacağınız yanlış tercihler, ve özellikle kahvaltıdan imtina etmek, kilo aldıran en önemli beslenme hatalarından birisidir. Kahvaltı ederek güne başlamak, kilo aldıran öğünler olan öğle ve akşam yemeklerini daha az tüketmenize yardımcı olur. yapılan araştırmalarda kahvaltı etmenin metabolizma hızlandıran bir etkisi olduğu ortaya çıkartılmıştır. Güne kahvaltı yaparak başlamayan kişilerin bazal metabolizma hızı daha az çalıştığı için gün içerisinde yenilen besinleri yakma hızları önemli derecede düşmektedir. Bu da fazla kilolara davetiye çıkaran bir durumdur.
3. Gün boyunca bol su içerek vücudun su ihtiyacını karşılayın. YBu tavsiyeyi çoğu zaman duyarız ve nedense bir türlü gerektiği gibi uygulayamayız. Susadıkça su içmek, vücudun su ihtivacını karşılamaya yetmez. En azından susuz kalan vücudun metabolizma hızı düştüğü için kilo alma eğilimi daha fazla olmaktadır. Bu nedenle susamayı beklemeksizin bolca su tüketmeliyiz.
4. Diyet lifleri içeren meyve ve sebzelerden bolca tüketmeliyiz. Doğal lifler içeren meyve ve sebzeler hem vücut için gerekli besinleri taşır hem de sindirimi çalıştırarak fazladan kalori yakımını teşvik eder. Her akşam hiç olmazsa en azından 1 adet iri bir yeşil elma yemeye özen göstermeliyiz.
5. Yemeklere salata ile başlayın. Ana yemeklerden önce salata tüketmek kesinlikle sizi aşırı yemekten uzak tutar. Özellikle yüksek yağlı yemeklerden daha az yememizi sağlayarak zayıflama ve kilo kontrolü için avantajın bizlere geçmesini sağlar. Salata hem şifa kaynağı sebzeleri içerir hem de düşük kalori taşır. Salatalarınıza elma ve üzüm sirkesi dökerseniz ekstra bir zayıflama olanağı kazanırsınız.
6. Yemeklerinizi iyi pişirin. İyi pişirilen yemeklerin çiğ proteinli gıdalara nazaran daha az kalori taşıdığı bilinir. Ancak aşırı pişirmek te yemeğin besleyici değerine zarar verebilir. O nedenle yemek pişirme teknikleri hakkında bilgi edinmenizde yarar var.
7. Doğal tahıllarla beslenin. Doğal tahıllardan imal ekmekler, rafine ve işlenmiş pasta tarzı gıdalara nazaran hem daha besleyici hem daha az kilo aldırıcıdır. Tahıllar işlenirken içerisindeki diyet lifleri alınır. O nedenle pasta ve unlu mamüllerin kilo aldırıcı özelliği, tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği, kepekli ekmek gibi doğal ekmeklere nazaran çok daha fazladır. Aşırı kalori alarak şişmanlamamak için içerisinde lif bulunan ekmek türlerini seçiniz.
8. Elinizin altında donmuş gıdalar bulundurun. Özellikle geceleri yemek yemeye mecbur kalırsanız, 300 – 350 kalori bandında olan donmuş gıdalar sizleri aşırı kalori yüklemesinden koruyacaktır. Hiç olmazsa elinizde bulundurduğunuz yiyeceğin kalori değerini bilerek yemiş olursunuz. Yanına bir miktar salata ekleyerek mikrodalga fırında ısıttığınız donmuş gıdalar sizleri aşırı kilo almaktan kısmen de olsa koruyacaktır.
9. Daha uzun süre doygunluk hissi veren gıdaları tercih edin. Her ne kadar proteinler ve yağlar daha fazla doygunluk hissi verse de bitkisel proteinli besinler ve karbonhidratlar daha uzun süre doyum hissi vermektedirler. Ayrıca süt, kırmızı et, süt ürünleri yağsız olurlarsa hem daha sağlıklı zayıflama sağlar hem de sizleri aç bırakmaz. Baklagiller, ceviz fındık gibi tohumlu besinler ve kepekli ekmek en iyi doygunluk hissi veren besinlerdir.
10. Uykunuzu bir güzel alın. Düz mantıkla düşünüldüğünde uykucu kişilerin kilo almaya yatkın oldukları sanılabilir. Ancak durum böyle değildir. Yeteri kadar uyumayan kişilerde metabolizma hızının belirgin biçimde azalması nedeniyle obezite riski daha yüksek oranlarda seyretmektedir.
Diyet Yapmadan Zayıflama Yolları ile Zayıflamak İstiyorum
Diyet yapmadan zayıflamak istiyorum diyenler için 10 adet diyet yapmadan zayıflama yolları mevcuttur. Bu diyetsiz zayıflama yolları aslında günlük beslenme alışkanlıklarımızın bir miktar kontrol altına alınmasından başkaca birşey değildir.
Şayet kilo vermeye hazırsanız ancak bunu diyet yoluyla gerçekleştiremiyorsanz size iyi bir haberim var. Artık acı çekmeden sadece günlük beslenme alışkanlıklarınızda ufak değişiklikler yaparak kalıcı zayıflamanın yolunu bulabilirsiniz. Az ve akıllıca yemeden geçen bu zayıflama yollarına bir göz atın:
1. Kolalarınıza buz atın: Şayet kola ve gazoz gibi sodalı içeceklerden vazgeçemiyorum diyorsanız bu durumda yapmanız gereken şey, Kolanızın ilk bardağına irice bir buz kalıbı atmanızdır. Buz kalıbı hem kola içmeye olan iştahınızı keser hem de soğuk olması nedeniyle vücuda fazladan kalori harcatır. Bu yolla bile bir yılda binlerce kalori tasarruf edebilirsiniz.
2. Muhakkak kahvaltı edin. Gün içerisindeki öğünlerinizde yapacağınız yanlış tercihler, ve özellikle kahvaltıdan imtina etmek, kilo aldıran en önemli beslenme hatalarından birisidir. Kahvaltı ederek güne başlamak, kilo aldıran öğünler olan öğle ve akşam yemeklerini daha az tüketmenize yardımcı olur. yapılan araştırmalarda kahvaltı etmenin metabolizma hızlandıran bir etkisi olduğu ortaya çıkartılmıştır. Güne kahvaltı yaparak başlamayan kişilerin bazal metabolizma hızı daha az çalıştığı için gün içerisinde yenilen besinleri yakma hızları önemli derecede düşmektedir. Bu da fazla kilolara davetiye çıkaran bir durumdur.
3. Gün boyunca bol su içerek vücudun su ihtiyacını karşılayın. YBu tavsiyeyi çoğu zaman duyarız ve nedense bir türlü gerektiği gibi uygulayamayız. Susadıkça su içmek, vücudun su ihtivacını karşılamaya yetmez. En azından susuz kalan vücudun metabolizma hızı düştüğü için kilo alma eğilimi daha fazla olmaktadır. Bu nedenle susamayı beklemeksizin bolca su tüketmeliyiz.
4. Diyet lifleri içeren meyve ve sebzelerden bolca tüketmeliyiz. Doğal lifler içeren meyve ve sebzeler hem vücut için gerekli besinleri taşır hem de sindirimi çalıştırarak fazladan kalori yakımını teşvik eder. Her akşam hiç olmazsa en azından 1 adet iri bir yeşil elma yemeye özen göstermeliyiz.
5. Yemeklere salata ile başlayın. Ana yemeklerden önce salata tüketmek kesinlikle sizi aşırı yemekten uzak tutar. Özellikle yüksek yağlı yemeklerden daha az yememizi sağlayarak zayıflama ve kilo kontrolü için avantajın bizlere geçmesini sağlar. Salata hem şifa kaynağı sebzeleri içerir hem de düşük kalori taşır. Salatalarınıza elma ve üzüm sirkesi dökerseniz ekstra bir zayıflama olanağı kazanırsınız.
6. Yemeklerinizi iyi pişirin. İyi pişirilen yemeklerin çiğ proteinli gıdalara nazaran daha az kalori taşıdığı bilinir. Ancak aşırı pişirmek te yemeğin besleyici değerine zarar verebilir. O nedenle yemek pişirme teknikleri hakkında bilgi edinmenizde yarar var.
7. Doğal tahıllarla beslenin. Doğal tahıllardan imal ekmekler, rafine ve işlenmiş pasta tarzı gıdalara nazaran hem daha besleyici hem daha az kilo aldırıcıdır. Tahıllar işlenirken içerisindeki diyet lifleri alınır. O nedenle pasta ve unlu mamüllerin kilo aldırıcı özelliği, tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği, kepekli ekmek gibi doğal ekmeklere nazaran çok daha fazladır. Aşırı kalori alarak şişmanlamamak için içerisinde lif bulunan ekmek türlerini seçiniz.
8. Elinizin altında donmuş gıdalar bulundurun. Özellikle geceleri yemek yemeye mecbur kalırsanız, 300 – 350 kalori bandında olan donmuş gıdalar sizleri aşırı kalori yüklemesinden koruyacaktır. Hiç olmazsa elinizde bulundurduğunuz yiyeceğin kalori değerini bilerek yemiş olursunuz. Yanına bir miktar salata ekleyerek mikrodalga fırında ısıttığınız donmuş gıdalar sizleri aşırı kilo almaktan kısmen de olsa koruyacaktır.
9. Daha uzun süre doygunluk hissi veren gıdaları tercih edin. Her ne kadar proteinler ve yağlar daha fazla doygunluk hissi verse de bitkisel proteinli besinler ve karbonhidratlar daha uzun süre doyum hissi vermektedirler. Ayrıca süt, kırmızı et, süt ürünleri yağsız olurlarsa hem daha sağlıklı zayıflama sağlar hem de sizleri aç bırakmaz. Baklagiller, ceviz fındık gibi tohumlu besinler ve kepekli ekmek en iyi doygunluk hissi veren besinlerdir.
10. Uykunuzu bir güzel alın. Düz mantıkla düşünüldüğünde uykucu kişilerin kilo almaya yatkın oldukları sanılabilir. Ancak durum böyle değildir. Yeteri kadar uyumayan kişilerde metabolizma hızının belirgin biçimde azalması nedeniyle obezite riski daha yüksek oranlarda seyretmektedir.
Şayet kilo vermeye hazırsanız ancak bunu diyet yoluyla gerçekleştiremiyorsanz size iyi bir haberim var. Artık acı çekmeden sadece günlük beslenme alışkanlıklarınızda ufak değişiklikler yaparak kalıcı zayıflamanın yolunu bulabilirsiniz. Az ve akıllıca yemeden geçen bu zayıflama yollarına bir göz atın:
1. Kolalarınıza buz atın: Şayet kola ve gazoz gibi sodalı içeceklerden vazgeçemiyorum diyorsanız bu durumda yapmanız gereken şey, Kolanızın ilk bardağına irice bir buz kalıbı atmanızdır. Buz kalıbı hem kola içmeye olan iştahınızı keser hem de soğuk olması nedeniyle vücuda fazladan kalori harcatır. Bu yolla bile bir yılda binlerce kalori tasarruf edebilirsiniz.
2. Muhakkak kahvaltı edin. Gün içerisindeki öğünlerinizde yapacağınız yanlış tercihler, ve özellikle kahvaltıdan imtina etmek, kilo aldıran en önemli beslenme hatalarından birisidir. Kahvaltı ederek güne başlamak, kilo aldıran öğünler olan öğle ve akşam yemeklerini daha az tüketmenize yardımcı olur. yapılan araştırmalarda kahvaltı etmenin metabolizma hızlandıran bir etkisi olduğu ortaya çıkartılmıştır. Güne kahvaltı yaparak başlamayan kişilerin bazal metabolizma hızı daha az çalıştığı için gün içerisinde yenilen besinleri yakma hızları önemli derecede düşmektedir. Bu da fazla kilolara davetiye çıkaran bir durumdur.
3. Gün boyunca bol su içerek vücudun su ihtiyacını karşılayın. YBu tavsiyeyi çoğu zaman duyarız ve nedense bir türlü gerektiği gibi uygulayamayız. Susadıkça su içmek, vücudun su ihtivacını karşılamaya yetmez. En azından susuz kalan vücudun metabolizma hızı düştüğü için kilo alma eğilimi daha fazla olmaktadır. Bu nedenle susamayı beklemeksizin bolca su tüketmeliyiz.
4. Diyet lifleri içeren meyve ve sebzelerden bolca tüketmeliyiz. Doğal lifler içeren meyve ve sebzeler hem vücut için gerekli besinleri taşır hem de sindirimi çalıştırarak fazladan kalori yakımını teşvik eder. Her akşam hiç olmazsa en azından 1 adet iri bir yeşil elma yemeye özen göstermeliyiz.
5. Yemeklere salata ile başlayın. Ana yemeklerden önce salata tüketmek kesinlikle sizi aşırı yemekten uzak tutar. Özellikle yüksek yağlı yemeklerden daha az yememizi sağlayarak zayıflama ve kilo kontrolü için avantajın bizlere geçmesini sağlar. Salata hem şifa kaynağı sebzeleri içerir hem de düşük kalori taşır. Salatalarınıza elma ve üzüm sirkesi dökerseniz ekstra bir zayıflama olanağı kazanırsınız.
6. Yemeklerinizi iyi pişirin. İyi pişirilen yemeklerin çiğ proteinli gıdalara nazaran daha az kalori taşıdığı bilinir. Ancak aşırı pişirmek te yemeğin besleyici değerine zarar verebilir. O nedenle yemek pişirme teknikleri hakkında bilgi edinmenizde yarar var.
7. Doğal tahıllarla beslenin. Doğal tahıllardan imal ekmekler, rafine ve işlenmiş pasta tarzı gıdalara nazaran hem daha besleyici hem daha az kilo aldırıcıdır. Tahıllar işlenirken içerisindeki diyet lifleri alınır. O nedenle pasta ve unlu mamüllerin kilo aldırıcı özelliği, tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği, kepekli ekmek gibi doğal ekmeklere nazaran çok daha fazladır. Aşırı kalori alarak şişmanlamamak için içerisinde lif bulunan ekmek türlerini seçiniz.
8. Elinizin altında donmuş gıdalar bulundurun. Özellikle geceleri yemek yemeye mecbur kalırsanız, 300 – 350 kalori bandında olan donmuş gıdalar sizleri aşırı kalori yüklemesinden koruyacaktır. Hiç olmazsa elinizde bulundurduğunuz yiyeceğin kalori değerini bilerek yemiş olursunuz. Yanına bir miktar salata ekleyerek mikrodalga fırında ısıttığınız donmuş gıdalar sizleri aşırı kilo almaktan kısmen de olsa koruyacaktır.
9. Daha uzun süre doygunluk hissi veren gıdaları tercih edin. Her ne kadar proteinler ve yağlar daha fazla doygunluk hissi verse de bitkisel proteinli besinler ve karbonhidratlar daha uzun süre doyum hissi vermektedirler. Ayrıca süt, kırmızı et, süt ürünleri yağsız olurlarsa hem daha sağlıklı zayıflama sağlar hem de sizleri aç bırakmaz. Baklagiller, ceviz fındık gibi tohumlu besinler ve kepekli ekmek en iyi doygunluk hissi veren besinlerdir.
10. Uykunuzu bir güzel alın. Düz mantıkla düşünüldüğünde uykucu kişilerin kilo almaya yatkın oldukları sanılabilir. Ancak durum böyle değildir. Yeteri kadar uyumayan kişilerde metabolizma hızının belirgin biçimde azalması nedeniyle obezite riski daha yüksek oranlarda seyretmektedir.
Kilo almak istemiyorum, nelere dikkat etmeliyim?
SORU: Sağlıklı yeme takıntısı bende bir takıntı halini aldı. Kendime çok dikkat ediyorum. Sürekli nasıl daha iyi beslenmebilirim diye düşünüyorum acaba bende, ‘Ortoreksiya’ mı var?
Ortoreksiya 1997 yılında Amerikalı doktor Steven Bratman tarafından isimlendirilen ve ilgi çeken bir terim. Kelime anlamı olarak ‘sağlıklı yemek yeme takıntısı’ olarak ifade edilebilir. Ortoreksiya denebilecek kişide, sağlıklı yemek yeme onu sosyal yaşamdan uzaklaştıran bir takıntı haline gelmiştir.
Öyle ki bu kişiler tüm davetleri bir mazeret uydurup son dakika iptal eder, kendilerine göre sağlıksız bir şey yediklerinde duydukları suçluluk çok büyüktür, yaşadıkları pişmanlık onları çok mutsuz eder ve günlük yaşantılarını etkiler. Günlük moral ve dengeleri o günkü beslenmelerinin istedikleri gibi olup olmadığına göre değişebilir. Buzdolaplarında sağlıksız hiçbir besin bulunmaz, bugünden ertesi gün ne yiyeceklerinin planını yapar, sağlıklsız yemek yediklerinde özgüvenlerinde azalma hissederler.
Ancak bu kısa dönemde oluşmuş bir alışkanlık değildir. Yani bir kişiye ortorektik diyebilmek için çok uzun zamandır böyle yaşadığından emin olmak gerekir. Buna benzer başka takıntılarınızda var ise bir psikologla görüşmeniz daha doğru olur. Bu anlattıklarınızla bizim bir sonuca varmamız mümkün değil.
KAHVE KALORİ BOMBASI OLABİLİR
Soru: Kahve kilo vermeme engel olur mu?
Kahvenin kendisi kalori içermez. Ancak süt, krema ve şeker eklemesiyle kalorisi artar, hatta bazı şurupların ilavesiyle masum gibi görünen kahve tehlikeli bir kalori bombası olabilir. Kahve denilince ilk akla gelen kafein olsa da, kafein haricinde içinde yaklaşık 400 kimyasal, eser miktarda antioksidan ve niasin ayrıca mineraller de bulunur. Aslında kahve, doğal ve güçlü bir antioksidandır, ayrıca fiziksel ve mental performansı artırdığı da biliniyor. Aynı zamanda kafeinin, metabolizmayı hızlandırıcı ve yağ oksidasyonunu artırıcı etki gösterebildiği, yapılan bazı çalışmalarda gösterilmiştir. Kahve seven bireyler günde bir - iki tane içebilir, kilo vermenize engel olmaz.
BİR DİYABETLİNİN ALIŞVERİŞ SEPETİNDE NE OLMALI?
Soru: Eşim şeker hastası, benim de kolesterolüm sınırda. Alışveriş yaparken nelere dikkat etmemiz gerekir?
Düşük yağlı süt ürünlerini tercih etmeniz (süt, yoğurt, peynir, ayran), daha az doymuş yağ ve daha az kolesterol almanızı sağlar. Üstelik kalorileri de daha düşüktür. Bu yüzden formda kalmanıza da yardımcı olur. Daha az doymuş yağ, kalp hastalığı riskinin yanı sıra, kanser riskini azaltmak için de önerilir.
Tam buğday ürünleri yani rafine edilmemiş buğdaydan yapılan ekmeklerle tahıl gevrekleri, içerdiği B vitaminleri ve lifle kansere karşı koruyucudur ve bağırsak hareketlerini düzenleyici etki gösterir. Hem de kan şekeri kontrolüne yardımcıdır. Rafine edilmemiş tahılları seçmeniz (kepekli makarna, pirinç) eşiniz için en uygunu, üstelik posa içeriğinin yüksek olması nedeniyle kolesterolü düşürmek genel sağlığı koruma, kabızlık ve kansere karşı koruyucu olarak önerilir.
Sebze ve meyveler, içerdiği vitamin ve mineraller nedeniyle kanser riskini azaltır, bağışıklık sistemini güçlendirir ve genel sağlığı korur. Mutlaka alışveriş listenizde olmalı.
EKMEĞİ TAMAMEN KESMEYİN
Soru: Diyet yapamıyorum ama ekmeği kesmek ve karbonhidratı azaltarak kilo vermenin kolay olduğunu duydum, tavsiye eder misiniz?
Diyet yapan kişilerin düştüğü en önemli hatalardan biri yeterli miktarda karbonhidrat almamaktır. Diyete başladığı zaman ekmek, pilav, makarna, patates, mısır gibi besinleri kesen kişilerin metabolizması ihtiyacı olan karbonhidratı glikojen deposu ve kandaki şeker bitince kas içindeki karbonhidrattan kullanmaya başlar. Bu da kas kaybı anlamına gelir ve vücut beraberinde su kaybeder.
Yani diyette karbonhidratı kesen kişi tartıdaki sonucu görünce kilo verdiği yanılgısına düşer, ancak gerçek olan vücudun kaybettiği yağ değil, kas ve sudur.
1 gram kas kaybettiğinizde yaklaşı 2,7 gram da su kaybedersiniz ve böylece hızla zayıfladığınızı sanırsınız. Eğer tartıda kilo vermenize rağmen yüzünüz, kollarınız inceliyor ve yağ deposu olan karın kalça bölgesi incelmiyorsa siz yağ kaybetmiyorsunuz ve doğru zayıflamıyorsunuz demektir. En doğru zayıflama yağ kaybı ile olur. Bunun için tüm besin gruplarından az ve sık yemeniz gerekir.
AYDA İKİ KİLODAN FAZLA VERMEK EMZİREN ANNE İÇİN SAKINCALIDIR
Soru: Üç ay önce doğum yaptım; ama sadece 1.5 kilo zayıfladım, ne yapabilirim?
Doğum sonrası kilo verme hızı ve zamanı aslına gebelik süresince alınan kilo ile ilgilidir. Normal süreçte emzirme dönemi ile birlikte anne kilo kaybetmeye başlar. Sütün veriminin artması için aşırı yağlı ve şekerli yiyen anneler ise tam tersi doğum sonrası kilo alabiliyor. İlk dört ayda, aylık yarım ila bir kg zayıflama normaldir, ancak anne çok şişman ise ayda bir - iki kg kayıp da gözlenebilir. Ancak ayda iki kg üzerinde zayıflamak; emziren anne için sakıncalıdır.
Doktor izin verdikten sonra hafif yürüyüşler ve egzersizler kilo vermeyi çabuklaştırır, bu konuda acele etmemenizi tavsiye ederim.
Dilara Koçak/Milliyet
Ortoreksiya 1997 yılında Amerikalı doktor Steven Bratman tarafından isimlendirilen ve ilgi çeken bir terim. Kelime anlamı olarak ‘sağlıklı yemek yeme takıntısı’ olarak ifade edilebilir. Ortoreksiya denebilecek kişide, sağlıklı yemek yeme onu sosyal yaşamdan uzaklaştıran bir takıntı haline gelmiştir.
Öyle ki bu kişiler tüm davetleri bir mazeret uydurup son dakika iptal eder, kendilerine göre sağlıksız bir şey yediklerinde duydukları suçluluk çok büyüktür, yaşadıkları pişmanlık onları çok mutsuz eder ve günlük yaşantılarını etkiler. Günlük moral ve dengeleri o günkü beslenmelerinin istedikleri gibi olup olmadığına göre değişebilir. Buzdolaplarında sağlıksız hiçbir besin bulunmaz, bugünden ertesi gün ne yiyeceklerinin planını yapar, sağlıklsız yemek yediklerinde özgüvenlerinde azalma hissederler.
Ancak bu kısa dönemde oluşmuş bir alışkanlık değildir. Yani bir kişiye ortorektik diyebilmek için çok uzun zamandır böyle yaşadığından emin olmak gerekir. Buna benzer başka takıntılarınızda var ise bir psikologla görüşmeniz daha doğru olur. Bu anlattıklarınızla bizim bir sonuca varmamız mümkün değil.
KAHVE KALORİ BOMBASI OLABİLİR
Soru: Kahve kilo vermeme engel olur mu?
Kahvenin kendisi kalori içermez. Ancak süt, krema ve şeker eklemesiyle kalorisi artar, hatta bazı şurupların ilavesiyle masum gibi görünen kahve tehlikeli bir kalori bombası olabilir. Kahve denilince ilk akla gelen kafein olsa da, kafein haricinde içinde yaklaşık 400 kimyasal, eser miktarda antioksidan ve niasin ayrıca mineraller de bulunur. Aslında kahve, doğal ve güçlü bir antioksidandır, ayrıca fiziksel ve mental performansı artırdığı da biliniyor. Aynı zamanda kafeinin, metabolizmayı hızlandırıcı ve yağ oksidasyonunu artırıcı etki gösterebildiği, yapılan bazı çalışmalarda gösterilmiştir. Kahve seven bireyler günde bir - iki tane içebilir, kilo vermenize engel olmaz.
BİR DİYABETLİNİN ALIŞVERİŞ SEPETİNDE NE OLMALI?
Soru: Eşim şeker hastası, benim de kolesterolüm sınırda. Alışveriş yaparken nelere dikkat etmemiz gerekir?
Düşük yağlı süt ürünlerini tercih etmeniz (süt, yoğurt, peynir, ayran), daha az doymuş yağ ve daha az kolesterol almanızı sağlar. Üstelik kalorileri de daha düşüktür. Bu yüzden formda kalmanıza da yardımcı olur. Daha az doymuş yağ, kalp hastalığı riskinin yanı sıra, kanser riskini azaltmak için de önerilir.
Tam buğday ürünleri yani rafine edilmemiş buğdaydan yapılan ekmeklerle tahıl gevrekleri, içerdiği B vitaminleri ve lifle kansere karşı koruyucudur ve bağırsak hareketlerini düzenleyici etki gösterir. Hem de kan şekeri kontrolüne yardımcıdır. Rafine edilmemiş tahılları seçmeniz (kepekli makarna, pirinç) eşiniz için en uygunu, üstelik posa içeriğinin yüksek olması nedeniyle kolesterolü düşürmek genel sağlığı koruma, kabızlık ve kansere karşı koruyucu olarak önerilir.
Sebze ve meyveler, içerdiği vitamin ve mineraller nedeniyle kanser riskini azaltır, bağışıklık sistemini güçlendirir ve genel sağlığı korur. Mutlaka alışveriş listenizde olmalı.
EKMEĞİ TAMAMEN KESMEYİN
Soru: Diyet yapamıyorum ama ekmeği kesmek ve karbonhidratı azaltarak kilo vermenin kolay olduğunu duydum, tavsiye eder misiniz?
Diyet yapan kişilerin düştüğü en önemli hatalardan biri yeterli miktarda karbonhidrat almamaktır. Diyete başladığı zaman ekmek, pilav, makarna, patates, mısır gibi besinleri kesen kişilerin metabolizması ihtiyacı olan karbonhidratı glikojen deposu ve kandaki şeker bitince kas içindeki karbonhidrattan kullanmaya başlar. Bu da kas kaybı anlamına gelir ve vücut beraberinde su kaybeder.
Yani diyette karbonhidratı kesen kişi tartıdaki sonucu görünce kilo verdiği yanılgısına düşer, ancak gerçek olan vücudun kaybettiği yağ değil, kas ve sudur.
1 gram kas kaybettiğinizde yaklaşı 2,7 gram da su kaybedersiniz ve böylece hızla zayıfladığınızı sanırsınız. Eğer tartıda kilo vermenize rağmen yüzünüz, kollarınız inceliyor ve yağ deposu olan karın kalça bölgesi incelmiyorsa siz yağ kaybetmiyorsunuz ve doğru zayıflamıyorsunuz demektir. En doğru zayıflama yağ kaybı ile olur. Bunun için tüm besin gruplarından az ve sık yemeniz gerekir.
AYDA İKİ KİLODAN FAZLA VERMEK EMZİREN ANNE İÇİN SAKINCALIDIR
Soru: Üç ay önce doğum yaptım; ama sadece 1.5 kilo zayıfladım, ne yapabilirim?
Doğum sonrası kilo verme hızı ve zamanı aslına gebelik süresince alınan kilo ile ilgilidir. Normal süreçte emzirme dönemi ile birlikte anne kilo kaybetmeye başlar. Sütün veriminin artması için aşırı yağlı ve şekerli yiyen anneler ise tam tersi doğum sonrası kilo alabiliyor. İlk dört ayda, aylık yarım ila bir kg zayıflama normaldir, ancak anne çok şişman ise ayda bir - iki kg kayıp da gözlenebilir. Ancak ayda iki kg üzerinde zayıflamak; emziren anne için sakıncalıdır.
Doktor izin verdikten sonra hafif yürüyüşler ve egzersizler kilo vermeyi çabuklaştırır, bu konuda acele etmemenizi tavsiye ederim.
Dilara Koçak/Milliyet
Sağlıklı, bitkisel ve hızlı kilo vermenin sırrı
Spor yapmaya vakit bulamayanlar, oturarak çalışanlar, diyetini sürekli bozanlar için en ideal kilo verme yöntemi. 2 haftada 4 kilo vermek hiç bu kadar kolay olmamıştı...
Red Pepper, iştahınızı kapatmaya yemek yeme arzusunu azaltmaya ve bu süre içerisinde içeriğindeki bileşenler enerjinizi koruyarak gün içerisinde yorgun, bitkin kalmamanıza yardımcı olur.
Bitkisel formülü ile dilediğiniz kiloya zahmetsizce ulaşabilirsiniz. Sindirim sisteminizi ve doğal dengesinize hiçbir zarar vermeden, diyet yapmanıza gerek kalmadan kilo vermenizi sağlar.
Red Pepper; kırmızı biber, l-carnitine, guarana, sinemaki, funda yaprağı, mate yaprağı karışımlarından oluşmaktadır.
Mate Yaprağı
Uyarıcı ve enerji verici özelliğinin yanı sıra çağdaş bilimin ışığında bugün bilinen en önemli özelliklerinden biri. İçerdiği saponinler ve kafeine bağlı olarak vücutta yağ emilimini engellemesi ve aynı zamanda yağların hızlı yakılmasını sağlamasıdır. Bu nedenle dünyada giderek önemli bir sağlık sorunu haline gelen obezite tedavisinde ve zayıflama rejimlerinde kullanımı giderek hız kazanmaktadır. Ayrıca yüksek oranlardaki vitamin ve mineral içeriği de bu alandaki işlevselliğini artırmaktadır. Zayıflamaya yardımcı olduğu bilinen 12 bitki ile insanlar üzerinde yapılan bir araştırma; Mate`nin önemli bir enerji kaynağı olma özelliğinin yanı sıra yağların yakılma hızındaki performansına bağlı olarak bu bitkiyi ön plana çıkarmıştır.
Özellikleri:
İçerdiği triterpen saponinler sayesinde vücuttaki yağ parçalayıcı enzimlerin aktivitesini engelleyerek yağların emilimini azaltır.
Yüksek oranda içerdiği caffeoylquinic asite bağlı olarak antioksidan özellik taşır. Bu sayede dokuları zararlı dış etkenlere karşı korur. Sindirim kolaylaştırıcı ve bağırsak çalıştırıcı etkiye sahiptir.
İçerdiği caffeoylquinic asitin kafeinle bir kompleks oluşturması sayesinde kafeinin emilimini geciktirir ve bu sayede kafeine bağlı uyarıcı etkinin daha dengeli ve uzun süreli olmasını sağlar.
Merkezi sinir sistemini uyarıcı etkisi nedeniyle dokularda yağ ve glikozun mobilizasyonunu ve hızlı yakılmasını sağlar.
İçerdiği Theobromin isimli madde sayesinde kalp adalesinin çalışmasını hızlandırarak vücuttan su atılımını kolaylaştırır diüretik etkiye sahiptir. Bu ödem giderici etkisi ile de özellikle karbonhidrat kısıtlı zayıflama rejimlerine olumlu katkı sağlar.
Vitamin ve mineral yapısı içeriği ve miktarları bakımından üst düzeyde bir fiziksel performans sağlayacak en uygun yapıdadır. Açlık duygusu ve aşırı iştahı engeller.
Açlık duygusu ve aşırı iştahı engeller.
Mate özellikle spor yapan ve ağır bedensel aktivite gösteren kişiler için mükemmel bir enerji kaynağıdır. Vücudun ve zihnin erken yorulmasını engeller.
Bolik prosesi aktive edip kan akışını hızlandırarak vücudun yaşamsal öneme sahip besinlerden optimum düzeyde yararlanmasını sağlar. Böylece zihinsel aktivitenin artmasına katkıda bulunur.
Red Pepper (Kırmızı Biber)
- Vücutta aşırı yağ ve kolestrol birikmesini önler, sindirimi kolaylaştırır.
- Kırmızı biber terlemeyi arttırır, gut hastalığına iyi gelir.
- Kırmızı biber mide suyu ve tükrük oluşumunu arttırır.
- Romatizma, mafsal ve diş ağrılarını azaltır.
- Krampları giderir, kolerayı önler.
- Kanser tedavisinde kullanılır.
- Terlemeyi arttırır, gut hastalığına iyi gelir.
- Öksürük ve boğaz ağrılarına iyi gelir.
- Sinir hastaları için doğal yatıştırıcıdır.
- Antibakteriyel etkisi ile hastalıkları önler.
- Kırmızı biberde bulunan E ve C vitamini, kötü kolestrolü düşürür.
- Kırmızı biber portakaldan 3 kat daha fazla C vitamini içeriyor.
- Kırmızı biberde bulunan "fenolin" adlı antioksidan madde felç riskini azaltır ve kalbe iyi gelir.
- Kırmızı biberin renk maddesi "likopen" ise bağırsak, rahim ve prostat kanserinden korur.
- Kırmızı biberdeki "ß-karoten", A vitamininin ön maddesi olup (Pro vitamin A) bağışıklık sistemini güçlendirir.
- Kırmızı biberdek, "capsaisin" ise prostat tümörlerini yok eder.
Funda Yaprağı
Obezite rahatsızlıklarında kullanılan çok etkili bir zayıflatıcıdır. Ayrıca iltihabı kurutmada, romatizmal hastalılarda, kolesterol düşürücü ve ağrı kesici olarak da kullanılmaktadır. Funda Yaprağı, iyi bir böbrek çalıştırıcı olduğundan idrar yolları dezenfektanı olarak kullanılır, idrar söktürücüdür. Kabızlığı giderici etkilere sahiptir.
Red Pepper, iştahınızı kapatmaya yemek yeme arzusunu azaltmaya ve bu süre içerisinde içeriğindeki bileşenler enerjinizi koruyarak gün içerisinde yorgun, bitkin kalmamanıza yardımcı olur.
Bitkisel formülü ile dilediğiniz kiloya zahmetsizce ulaşabilirsiniz. Sindirim sisteminizi ve doğal dengesinize hiçbir zarar vermeden, diyet yapmanıza gerek kalmadan kilo vermenizi sağlar.
Red Pepper; kırmızı biber, l-carnitine, guarana, sinemaki, funda yaprağı, mate yaprağı karışımlarından oluşmaktadır.
Mate Yaprağı
Uyarıcı ve enerji verici özelliğinin yanı sıra çağdaş bilimin ışığında bugün bilinen en önemli özelliklerinden biri. İçerdiği saponinler ve kafeine bağlı olarak vücutta yağ emilimini engellemesi ve aynı zamanda yağların hızlı yakılmasını sağlamasıdır. Bu nedenle dünyada giderek önemli bir sağlık sorunu haline gelen obezite tedavisinde ve zayıflama rejimlerinde kullanımı giderek hız kazanmaktadır. Ayrıca yüksek oranlardaki vitamin ve mineral içeriği de bu alandaki işlevselliğini artırmaktadır. Zayıflamaya yardımcı olduğu bilinen 12 bitki ile insanlar üzerinde yapılan bir araştırma; Mate`nin önemli bir enerji kaynağı olma özelliğinin yanı sıra yağların yakılma hızındaki performansına bağlı olarak bu bitkiyi ön plana çıkarmıştır.
Özellikleri:
İçerdiği triterpen saponinler sayesinde vücuttaki yağ parçalayıcı enzimlerin aktivitesini engelleyerek yağların emilimini azaltır.
Yüksek oranda içerdiği caffeoylquinic asite bağlı olarak antioksidan özellik taşır. Bu sayede dokuları zararlı dış etkenlere karşı korur. Sindirim kolaylaştırıcı ve bağırsak çalıştırıcı etkiye sahiptir.
İçerdiği caffeoylquinic asitin kafeinle bir kompleks oluşturması sayesinde kafeinin emilimini geciktirir ve bu sayede kafeine bağlı uyarıcı etkinin daha dengeli ve uzun süreli olmasını sağlar.
Merkezi sinir sistemini uyarıcı etkisi nedeniyle dokularda yağ ve glikozun mobilizasyonunu ve hızlı yakılmasını sağlar.
İçerdiği Theobromin isimli madde sayesinde kalp adalesinin çalışmasını hızlandırarak vücuttan su atılımını kolaylaştırır diüretik etkiye sahiptir. Bu ödem giderici etkisi ile de özellikle karbonhidrat kısıtlı zayıflama rejimlerine olumlu katkı sağlar.
Vitamin ve mineral yapısı içeriği ve miktarları bakımından üst düzeyde bir fiziksel performans sağlayacak en uygun yapıdadır. Açlık duygusu ve aşırı iştahı engeller.
Açlık duygusu ve aşırı iştahı engeller.
Mate özellikle spor yapan ve ağır bedensel aktivite gösteren kişiler için mükemmel bir enerji kaynağıdır. Vücudun ve zihnin erken yorulmasını engeller.
Bolik prosesi aktive edip kan akışını hızlandırarak vücudun yaşamsal öneme sahip besinlerden optimum düzeyde yararlanmasını sağlar. Böylece zihinsel aktivitenin artmasına katkıda bulunur.
Red Pepper (Kırmızı Biber)
- Vücutta aşırı yağ ve kolestrol birikmesini önler, sindirimi kolaylaştırır.
- Kırmızı biber terlemeyi arttırır, gut hastalığına iyi gelir.
- Kırmızı biber mide suyu ve tükrük oluşumunu arttırır.
- Romatizma, mafsal ve diş ağrılarını azaltır.
- Krampları giderir, kolerayı önler.
- Kanser tedavisinde kullanılır.
- Terlemeyi arttırır, gut hastalığına iyi gelir.
- Öksürük ve boğaz ağrılarına iyi gelir.
- Sinir hastaları için doğal yatıştırıcıdır.
- Antibakteriyel etkisi ile hastalıkları önler.
- Kırmızı biberde bulunan E ve C vitamini, kötü kolestrolü düşürür.
- Kırmızı biber portakaldan 3 kat daha fazla C vitamini içeriyor.
- Kırmızı biberde bulunan "fenolin" adlı antioksidan madde felç riskini azaltır ve kalbe iyi gelir.
- Kırmızı biberin renk maddesi "likopen" ise bağırsak, rahim ve prostat kanserinden korur.
- Kırmızı biberdeki "ß-karoten", A vitamininin ön maddesi olup (Pro vitamin A) bağışıklık sistemini güçlendirir.
- Kırmızı biberdek, "capsaisin" ise prostat tümörlerini yok eder.
Funda Yaprağı
Obezite rahatsızlıklarında kullanılan çok etkili bir zayıflatıcıdır. Ayrıca iltihabı kurutmada, romatizmal hastalılarda, kolesterol düşürücü ve ağrı kesici olarak da kullanılmaktadır. Funda Yaprağı, iyi bir böbrek çalıştırıcı olduğundan idrar yolları dezenfektanı olarak kullanılır, idrar söktürücüdür. Kabızlığı giderici etkilere sahiptir.
İştahsızlık hastalık habercisi olabilir
Sağlıklı beslenmenin ileri yaşlarda sağlık durumunun nasıl olacağını belirlemek açısından çok önemli olduğunu belirten Denizli Devlet Hastanesi Başhekimi Uz.Dr. Ramazan Canural, çocukların büyüme ve gelişmesinde beslenme alışkanlıklarının önemsenmesi gerektiğini söyledi. Çocuklarda büyüme ve iştahsızlığın hemen hemen tüm anne ve babaların sıkça karşılaştıkları bir sorun olduğunu dile getiren Canural, şöyle konuştu:
"İştahsızlık, normal ihtiyacı karşılamak için gerekli gıdanın alınamaması halidir. Vücudun günlük hareketler için gerekli olan enerjinin alınması dışında, çocuklarda büyüme ve gelişme için de lazım olan kalorinin alınması gerekir."
Bunun da dengeli ve düzenli beslenme ile mümkün olduğunu anlatan Canural, şunları söyledi:
"Bebeklik çağında ilk aylar dengeli ve düzenli beslenme, günde 8-10 öğün anne sütü emme anlamına gelir. Bu öğün sayısı giderek azalır. Bir yaşında 4-5 öğüne iner. Bir çocuğa beslenme alışkanlığı, ilk iki yıl içinde kazandırılır. Çocuğun beslenme alışkanlığı kazanmasında en büyük rol anneye düşüyor. Bu dönemde yemek yemeye alıştırılamayan bebek ileride de aileye problem yaşatabiliyor. Çocuğun gelişigüzel yemek yeme alışkanlığı, iştahsızlığın başlıca nedenini oluşturuyor. İştahsızlık, her zaman önemli olmakla birlikte, çocuğun büyüme ve gelişmesini tamamlayıncaya kadar sağlık açısından daha da önem taşıyor."
İŞTAHSIZLIĞIN NEDENİ TESPİT EDİLMELİ
İştahsızlığın hastalık habercisi olabileceğini söyleyen Canural, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hem bedensel hem de ruhsal hastalıklarda iştahsızlık görülebilir. İştahsızlık beyindeki bir sorun, mide, bağırsak veya hormonlardaki bir bozukluk, anemi denilen kansızlık hali, bazı vitamin ve mineral eksiklikleri, bağırsak parazitleri, karaciğer ve böbrek hastalıkları, kanserler, metabolik hastalıklar, psikolojik hastalıklar ya da çocuklarda sık rastlanan reflü gibi önemli bir hastalığın belirtisi olabilir. Nedeni tespit edildikten sonra mutlaka tedavi edilmesi gerekir."
İHA
"İştahsızlık, normal ihtiyacı karşılamak için gerekli gıdanın alınamaması halidir. Vücudun günlük hareketler için gerekli olan enerjinin alınması dışında, çocuklarda büyüme ve gelişme için de lazım olan kalorinin alınması gerekir."
Bunun da dengeli ve düzenli beslenme ile mümkün olduğunu anlatan Canural, şunları söyledi:
"Bebeklik çağında ilk aylar dengeli ve düzenli beslenme, günde 8-10 öğün anne sütü emme anlamına gelir. Bu öğün sayısı giderek azalır. Bir yaşında 4-5 öğüne iner. Bir çocuğa beslenme alışkanlığı, ilk iki yıl içinde kazandırılır. Çocuğun beslenme alışkanlığı kazanmasında en büyük rol anneye düşüyor. Bu dönemde yemek yemeye alıştırılamayan bebek ileride de aileye problem yaşatabiliyor. Çocuğun gelişigüzel yemek yeme alışkanlığı, iştahsızlığın başlıca nedenini oluşturuyor. İştahsızlık, her zaman önemli olmakla birlikte, çocuğun büyüme ve gelişmesini tamamlayıncaya kadar sağlık açısından daha da önem taşıyor."
İŞTAHSIZLIĞIN NEDENİ TESPİT EDİLMELİ
İştahsızlığın hastalık habercisi olabileceğini söyleyen Canural, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hem bedensel hem de ruhsal hastalıklarda iştahsızlık görülebilir. İştahsızlık beyindeki bir sorun, mide, bağırsak veya hormonlardaki bir bozukluk, anemi denilen kansızlık hali, bazı vitamin ve mineral eksiklikleri, bağırsak parazitleri, karaciğer ve böbrek hastalıkları, kanserler, metabolik hastalıklar, psikolojik hastalıklar ya da çocuklarda sık rastlanan reflü gibi önemli bir hastalığın belirtisi olabilir. Nedeni tespit edildikten sonra mutlaka tedavi edilmesi gerekir."
İHA
Cep telefonları beyin kanserine neden oluyor mu?
Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı'nın desteğiyle, dünyanın geniş kapsamlı araştırmasını yürüten Interphone Çalışma Grubu (Interphone Study Group) raporunun sonuçları açıklandı. Interphone'un 10 yıldır 13 ülkede 30 yaş üstü 5 binden fazla katılımcı ile gerçekleştirdiği araştırmanın ara raporunda cep telefonlarının kansere yol açtığına ilişkin kesin bir sonuca varılmadığı belirtiliyor.
Yaklaşık 10 yıldır 13 ülkede epidemiyolojik çalışmalar yapan Interphone Çalışma Grubu, 13 ülkede 5 binden fazla cep telefonu kullanıcısı üzerinde epidemiyolojik araştırma yapıyor. Bu gruba üye ülkeler Almanya, Danimarka, Avustralya, Fransa, Finlandiya İngiltere, İsrail, İtalya, Japonya, Kanada, Yeni Zelanda, Norveç ve İsveç'tir. Interphone araştırmasına üye ülkelerden 100 kadar bilim adamı katılıyor.
Araştırmada daha çok baş bölgesi tümörlerinden beyin derisi tümörleri, beyin dokusu tümörleri, duyu siniri tümörleri ve kulak salgı dokusu tümörleri üzerinde duruluyor. Yaşları 30-59 arasında değişen ve 10 yılı aşkın süredir sık telefon kullanan şahıslar bu çalışma grubuna alınıyor. Çalışma grubunda glioma, menengioma, akustik nöroma ve paratis bezi tümörü olan hastalar takip ediliyor. Ayrıca sağlıklı bireylerden oluşan bir kontrol grubu da takip ediliyor. Bu çalışmada amaç, hastalıklı bireylerdeki cep telefonu kullanım sıklığını, kontrol grubu ile karşılaştırmak ve elde edilecek verilere bağlı olarak tümör riskini araştırmak olarak belirtiliyor.
Risk artışı bulunmadı
Interphone'dan alınan bilgilere göre herhangi bir beyin kanseri artış riski gözlemlenmediği, ancak özellikle gençlerde gerçekleştirilen arama zamanlarındaki değişiklikler ve Interphone tarafından çalışmanın başlatıldığı tarihten itibaren cep telefonu kullanımı alışkanlıklarında meydana gelen değişikliklerin, daha fazla yeni araştırmalara konu olabileceğinin gerekliliğini ortaya çıkardığı belirtiliyor. Rapor sonuçlarına göre, genel anlamda risk artışı bulunmadığı, tutarlı bir şekilde uluslararası güvenlik önerilerine uygun radyo sinyallerinde saptanan bir sağlık riski bulunmadığı sonucuna varılıyor. Bu da mevcut araştırma ve uzman görüşlerine uygun görülüyor. Bildirilen sonuçlar, herhangi bir sonuca ulaşmadan önce eksiksiz ve kapsamlı bir veri analizi yapılmasının önemini vurguluyor. Interphone raporunda günde 30 dakikadan fazla cep telefonu kullanmanın riski arttırdığına ilişkin açıklamanın bulunmadığı belirtiyor.
'Daha fazla araştırılmalı'
Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) Yöneticisi Dr. Christopher Wild ise yaptığı açıklamada, raporu şu şekilde yorumluyor:
"Interphone'dan alınan bilgilerden herhangi bir beyin kanseri artış riski gözlemlenmedi. Ancak, özellikle gençlerin yaptığı aramalar ve Interphone tarafından çalışmanın başlatıldığı tarihten itibaren cep telefonu kullanımı biçimlerinde meydana gelen değişikliklere yönelik gözlemler, cep telefonu kullanımı ve beyin kanserinin daha fazla araştırılmasının gerekli olduğunu ortaya koyuyor"
'Beyin kanserini arttırdığına dair bir risk bulamamıştır'
Teknoloji Bilgilendirme Platformu (TBP) Başkanı Serhat Özeren, Interphone araştırmasında cep telefonlarının beyin veya merkezi sinir sistemi kanseri vaka sayısının yaklaşık olarak her 100 bin kişi içerisinde 7 kişi olduğuna vurgu yaptığına dikkat çekerek, "Rapor sonuçlarına göre, genel anlamda risk artışı bulunmuyor" dedi.
'Önemli olan doğru kullanım'
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunaya Kalkan ise Interphone'in raporunun doğru okunması gerektiğini belirtti. Cep telefonunun gelişen teknolojinin vazgeçilmez bir parçası olduğuna dikkat çeken Kalkan "İnsan sağlığı elbette teknolojinin de önünde gelir. Ancak insanlar bu teknolojiyi kullanmaya devam edeceklerdir. Her şey gibi cep telefonunun da aşırı kullanımları risk taşıyabilir. Bundan kaçınmanın yolu doğru kullanımdır" diye konuştu.
'Tüm elektronik cihazlar bilinçli bir şekilde kullanılmalı'
Teknoloji Bilgilendirme Platformu Üyesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Demir ise elektromanyetik alanların her yerde olduğuna dikkat çekerek sadece cep telefonlarında değil günlük hayatta kullanılan tüm elektronik cihazların bilinçli bir şekilde kullanılması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Mustafa Demir, Interphone araştırmasının sonucunda beyin kanseri artma riskinin kanıtlanmadığı, ancak cep telefonunu yoğun olarak kullananlar üzerinde araştırmaların sürdürülebileceğini vurguladı. Demir ayrıca, rapor sonucunda da önerildiği gibi gençlerin teknolojiyi doğru kullanmaları konusunda bilinçlendirilmeleri gereğine vurgu yaptı.
Yaklaşık 10 yıldır 13 ülkede epidemiyolojik çalışmalar yapan Interphone Çalışma Grubu, 13 ülkede 5 binden fazla cep telefonu kullanıcısı üzerinde epidemiyolojik araştırma yapıyor. Bu gruba üye ülkeler Almanya, Danimarka, Avustralya, Fransa, Finlandiya İngiltere, İsrail, İtalya, Japonya, Kanada, Yeni Zelanda, Norveç ve İsveç'tir. Interphone araştırmasına üye ülkelerden 100 kadar bilim adamı katılıyor.
Araştırmada daha çok baş bölgesi tümörlerinden beyin derisi tümörleri, beyin dokusu tümörleri, duyu siniri tümörleri ve kulak salgı dokusu tümörleri üzerinde duruluyor. Yaşları 30-59 arasında değişen ve 10 yılı aşkın süredir sık telefon kullanan şahıslar bu çalışma grubuna alınıyor. Çalışma grubunda glioma, menengioma, akustik nöroma ve paratis bezi tümörü olan hastalar takip ediliyor. Ayrıca sağlıklı bireylerden oluşan bir kontrol grubu da takip ediliyor. Bu çalışmada amaç, hastalıklı bireylerdeki cep telefonu kullanım sıklığını, kontrol grubu ile karşılaştırmak ve elde edilecek verilere bağlı olarak tümör riskini araştırmak olarak belirtiliyor.
Risk artışı bulunmadı
Interphone'dan alınan bilgilere göre herhangi bir beyin kanseri artış riski gözlemlenmediği, ancak özellikle gençlerde gerçekleştirilen arama zamanlarındaki değişiklikler ve Interphone tarafından çalışmanın başlatıldığı tarihten itibaren cep telefonu kullanımı alışkanlıklarında meydana gelen değişikliklerin, daha fazla yeni araştırmalara konu olabileceğinin gerekliliğini ortaya çıkardığı belirtiliyor. Rapor sonuçlarına göre, genel anlamda risk artışı bulunmadığı, tutarlı bir şekilde uluslararası güvenlik önerilerine uygun radyo sinyallerinde saptanan bir sağlık riski bulunmadığı sonucuna varılıyor. Bu da mevcut araştırma ve uzman görüşlerine uygun görülüyor. Bildirilen sonuçlar, herhangi bir sonuca ulaşmadan önce eksiksiz ve kapsamlı bir veri analizi yapılmasının önemini vurguluyor. Interphone raporunda günde 30 dakikadan fazla cep telefonu kullanmanın riski arttırdığına ilişkin açıklamanın bulunmadığı belirtiyor.
'Daha fazla araştırılmalı'
Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) Yöneticisi Dr. Christopher Wild ise yaptığı açıklamada, raporu şu şekilde yorumluyor:
"Interphone'dan alınan bilgilerden herhangi bir beyin kanseri artış riski gözlemlenmedi. Ancak, özellikle gençlerin yaptığı aramalar ve Interphone tarafından çalışmanın başlatıldığı tarihten itibaren cep telefonu kullanımı biçimlerinde meydana gelen değişikliklere yönelik gözlemler, cep telefonu kullanımı ve beyin kanserinin daha fazla araştırılmasının gerekli olduğunu ortaya koyuyor"
'Beyin kanserini arttırdığına dair bir risk bulamamıştır'
Teknoloji Bilgilendirme Platformu (TBP) Başkanı Serhat Özeren, Interphone araştırmasında cep telefonlarının beyin veya merkezi sinir sistemi kanseri vaka sayısının yaklaşık olarak her 100 bin kişi içerisinde 7 kişi olduğuna vurgu yaptığına dikkat çekerek, "Rapor sonuçlarına göre, genel anlamda risk artışı bulunmuyor" dedi.
'Önemli olan doğru kullanım'
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunaya Kalkan ise Interphone'in raporunun doğru okunması gerektiğini belirtti. Cep telefonunun gelişen teknolojinin vazgeçilmez bir parçası olduğuna dikkat çeken Kalkan "İnsan sağlığı elbette teknolojinin de önünde gelir. Ancak insanlar bu teknolojiyi kullanmaya devam edeceklerdir. Her şey gibi cep telefonunun da aşırı kullanımları risk taşıyabilir. Bundan kaçınmanın yolu doğru kullanımdır" diye konuştu.
'Tüm elektronik cihazlar bilinçli bir şekilde kullanılmalı'
Teknoloji Bilgilendirme Platformu Üyesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Demir ise elektromanyetik alanların her yerde olduğuna dikkat çekerek sadece cep telefonlarında değil günlük hayatta kullanılan tüm elektronik cihazların bilinçli bir şekilde kullanılması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Mustafa Demir, Interphone araştırmasının sonucunda beyin kanseri artma riskinin kanıtlanmadığı, ancak cep telefonunu yoğun olarak kullananlar üzerinde araştırmaların sürdürülebileceğini vurguladı. Demir ayrıca, rapor sonucunda da önerildiği gibi gençlerin teknolojiyi doğru kullanmaları konusunda bilinçlendirilmeleri gereğine vurgu yaptı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)